Top
12/06/2020

ABD başkanı kim olacak?

Amerika Birleşik Devletleri'nde yapılan son anketlere göre; Demokrat Parti'nin Başkan adayı, eski Başkan Yardımcısı Joe Biden önde gidiyor. Hatta Biden'ı 14 puan gibi açık ara önde gösteren anketler bile var.

Amerikan halkı, George Floyd adlı siyahinin Minnesota'da polis cinayetiyle katlinden sonra başlayan protesto ve hak taleplerine de destek veriyor. Siyahilere ayrımcılık uygulandığını ve ırkçı davranışlar sergilendiğini düşünenlerin oranı, yüzde 80'leri aşmış görünüyor.

“Ülkenin iyi yönetildiğine inanıyor musunuz” sorusuna ise toplumun yüzde 62”si “Hayır” diyor.

★★★

Yani tüm veriler Biden'ın lehinde seyrediyor.

★★★

Ancak 36 yıl boyunca senatörlük yapan 78 yaşındaki adayın çok önemli bazı handikapları var.

Bir kere, televizyon çekimlerinde ihtiyar bir insan görüntüsü veriyor.

Dikkat ederseniz yaşlı demiyor, ihtiyar olduğunu söylüyorum. Çünkü yaşlılıkla ihtiyarlık farklı şeyler!..

Örneğin geçenlerde “ulusa sesleniş” formatında 25 dakikalık bir konuşma yaptı. Açık oturumlar ve basın toplantılarıyla kıyaslandığında kısa sayılabilecek bu süre içinde bile birkaç kez uzun uzun öksürdü. Ayrıca kameraya bakıyormuş gibi yaparak, önceden hazırlanan metni okumasını sağlayan prompter cihazındaki akışı kaçırdı.

Yani önünden geçen yazıyı okumakta zorlandı.

★★★

Delaware'nin eski senatörü Biden'ı, Washington'da 10 yıl süreyle büyükelçilik yapan ve o dönemde Washington'un en etkin 5 büyükelçisinden biri olarak gösterilen deneyimli, bilge diplomat Şükrü Elekdağ'a sordum.

“Senatör seçildiği eyalette Rum seçmenlerin yoğunluğu nedeniyle koyu bir Yunanistan destekleyicisidir” diyerek başladığı konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Büyükelçi olarak Washington'a tayin edildiğimde Amerikan politikasında etkin birçok önemli kişiyle görüşerek, Türkiye'nin tezlerini anlatıyordum. Joe Biden'dan da randevu istedim, ama vermedi. Günün birinde Kongre lokantasında rastlayıp yanına gittim. Kendimi tanıttıktan sonra randevu talebimi yineledim. Bana aynen ‘Sizinle görüşsem bile görüşlerimi değiştirmem' deyince, umutsuz bir vaka olduğunu anladım!..”

Görüştüğüm diğer dış politika uzmanları da Biden'ın “Yunanistan yanlısı, Türkiye karşıtı” bu özelliğini vurguladılar.

★★★

Covid-19 salgını öncesinde, ekonomiyi toparlayıp, işsizliği yok denecek düzeye indirmesi nedeniyle Demokratların bile seçilmesine kesin gözüyle baktıkları Donald Trump, pandemi süresince aldığı kararlar ve sert çıkışları yüzünden çok puan kaybetti. Hele hele salgına meydan okurcasına yaptığı konuşmalar, en koyu destekçilerinde bile hayal kırıklığı yarattı. George Floyd olayından sonraki kontrolsüz tavırları da, eleştirilerin çığ gibi çoğalmasına neden oldu.

Trump, toplumu kutuplaştırıp seçmenlerini konsolide ederek yeniden seçilebilmek için mitingler düzenleyeceğini söylüyor. Ama tarafsız gözlemciler ikinci bir salgın dalgasının ABD'yi vurması halinde seçilme şansının hiç kalmayacağını öne sürüyorlar…

★★★

Merhum Süleyman Demirel siyasette bir haftanın çok önemli olduğunu, o sürede pek çok şeyin değişebileceğini söylerdi.

★★★

Trump destekçileri de başkanlık seçiminin yapılacağı 3 Kasım tarihine kadar yaklaşık 4 aylık bir zaman bulunduğunu ve onun koşulları lehine çevirerek yeniden seçileceğini iddia ediyorlar.

Hatta bu doğrultuda bahse bile giriyorlar…

İddialarına gerekçe olarak da Biden'ın yetersizliği ve ihtiyarlığını, buna karşılık Trump'ın ekonomiyi yönetmekteki becerisini gösteriyorlar. Yeni normalle birlikte ekonominin hızla canlanacağına ve salgında artan işsizlik oranının gerileyeceğine inanıyorlar…

★★★

Görünen gerçeğe ve sözün özüne gelirsek:

Biden açık ara önde gidiyor ama bu, onun kesin olarak kazanacağı anlamına gelmiyor.

Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp