Top
08/06/2019

Sanki İstanbul’da değil de, Yunanistan’da seçim yapılıyor!..

Sizin de dikkatinizi çekmiştir.
Yunanistan'daki seçimlerde bile “Yunan” sözcüğü, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimindeki kadar çok kullanılmamıştır.
Kendini bilmezin biri çıkıp, Ekrem İmamoğlu'nun şahsında Karadenizli yurttaşlarımız için “Yunan” imasında bulunsa, meczup der geçeriz. Ya da günümüzün hukuk uygulaması kapsamında bir sonuç alınamayacağını bilmemize karşın, savcılığa suç duyurusunda bulunuruz.
Ama “Yunan” sözcüğünü sakız haline getirip, ucunun nereye varacağını göremeden çiğneyip uzatanlar, iktidarın önemli isimleri olunca durum değişiyor.
Çünkü biri çıkıp “Yunanistan CHP'nin İstanbul adayını destekliyor” diyor. Diğeri bu kadarını yetersiz bularak vitesi yükseltmekte sakınca görmüyor ve tüm Karadeniz'de infial yaratacak hadsiz laflar edebiliyor.

★★★

Üstelik bunları, Kardak kahramanlarının heykellerini dikecekleri yerde, onların ve Doğu Akdeniz'in en güçlü donanmasında görev yapan yurtsever subayların FETÖ tarafından zindana tıkılmalarına seyirci kalan, Yunanistan'a Cumhuriyet tarihinde eşi görülmedik kıyaklar yapan, Ege'de, mülkiyeti tartışmalı ada ve adacıkların işgaline göz yuman, Akdeniz'deki doğalgaz kaynaklarının Kıbrıs Rum Kesimi ve Yunanistan'ın da aralarında bulunduğu paydaşlar tarafından yağmalanmasına seyirci kalan bir iktidarın mensupları söylüyor!..

★★★

Bu arada atılan iftiralar, gerçekler tarafından hemen yalanlanıyor!
Örneğin İmamoğlu'na Rum-Pontus diyorlar, Dulkadiroğlu Türk'ü çıkıyor!..
Dedesinin İstiklal Madalyası sergileniyor!..
Beylikdüzü'ne, Soykırımcı Papaz Makarios'un heykelini diktiğini öne sürüyorlar, ulusal kahramanımız  Rauf Denktaş ve arkadaşlarının şanlı bağımsızlık mücadelesini anlatan bir anıt diktiği görülüyor!..
İftira çamurları ona yapışıp itibarsızlaştıramadığı gibi, daha da güçlü kılıyor…

★★★

İstanbul'da, Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimini ikinci kez kaybetme olasılığı, AKP iktidarına ve onun bürokrasideki bazı yandaşlarına akıllara durgunluk verecek yanlışlar yaptırıyor.
Adeta akıl tutulması yaşatıyor!..
Örneğin, Karadeniz gezisinde Ekrem İmamoğlu'nun popülarite patlaması yaşamasına ve yüzbinlerce hemşerisinin coşkulu desteğini almasına içerlediği anlaşılan Ordu Valisi, kentte yapacağı mitingi dağıtmakla tehdit edebiliyor. Hızını alamayıp, seçilmiş Büyükşehir Belediye Başkanı İmamoğlu'nu havalanındaki VIP Salonu'na sokmuyor.
Valinin devlet gücünü bu şekilde kullanması Demokrat Parti döneminde Cumhuriyetimizin kurucularından İsmet İnönü'ye devlet eliyle yapılan zulmü çağrıştırdığı gibi, AKP(nin iktidar olmasında, parti önde gelenlerinin zaman zaman benzeri mağduriyetleri yaşamasının önemli rolü bulunduğunu unuttuğunu gösteriyor.
Vali kuşkusuz bunları güce yaranmak için yapıyor.
Ama bilemiyor ki, VIP'e giremeyen İmamoğlu, halkın gönlüne daha çok giriyor!..

Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp