Belediyeye 71 temizlik işçisi alınacaktı.
Bu amaçla gazetelere ilan verildi ve başvurular başladı. Ama ne başvuru!..
Süre sona erdiğinde işe girmek isteyenlerin sayısı 946'yı bulmuştu.
Başvuruların değerlendirileceği gün yaklaştıkça, belediye başkanının uykusu kaçmaya başlamıştı.
Çünkü arayıp, adamının işe alınmasını isteyenlerin haddi hesabı yoktu!
Ankara'dan hatırlı kişiler bile devreye giriyorlardı.
Sınav sabahı traş olurken aynadaki yansımasına bakıp, şu sözü verdi:
“Ayna, ayna! Hayatım boyunca sana tükürmek gibi bir duyguyu yaşamadım, bundan sonra da yaşamayacağım!..”
Hemen belediyenin iş yaptığı noteri aradı.
Makamında buluştuklarında kendisinin ve başka bir belediye yetkilisinin asla müdahil olmayacağını, adil bir seçim yaparak hak edeni işe almasını istediğini söyledi.
Onlar seyretti, noter işe alınacakları en adil biçimde belirledi.
Öylesine şeffaf bir seçim olmuştu ki, sınavın sonunda kaybedenler işe alınanları alkışlamaya başlamış, başkan da bu tablo karşısında gözyaşlarını tutamamıştı!..

★★★

Bu kişi kimdi biliyor musunuz?
İzmir'in efsanevi Büyükşehir Belediye Başkanı merhum Ahmet Priştina'nın ricasını kıramayarak, başarıyla yaptığı gazetecilik mesleğine bir dönem için ara verip, Konak Belediye Başkanı seçilen, adını tüm hemşehrilerinin sevgi ve saygıyla andığı dürüst, değerli meslektaşım Erdal İzgi…

★★★

Dün kendisini arayıp, “Bir belediyenin bütçesindeki gelirleri nasıl harcadığını, kasasına günde kaç para girdiğini bu kaynakların, hatta kör kuruşun bile nereye, niçin gittiğini, ihalelerin veya pazarlık usulü yaptırılan işlerin hangi kriterlere göre verildiğini halkın günlük olarak takip edip denetlemesi mümkün mü” diye sordum.
“Neden olmasın” dedi ve ekledi: “Günümüzde akıllı telefon teknolojisiyle internetten tüm gelir ve giderlerin, anında izlenmesi mümkün. Keza ihaleler veya pazarlık yöntemiyle verilen işler de canlı yayınlarla takip edilebilir. Zaten şeffaf belediyecilik anlayışının gereği de budur. Halk tercih ettiği başkan adayından “şeffaflık” sözünü almalı, bu taahhütte bulunmayana da oyunu vermemeli” dedi.

★★★

Belediye kaynaklarını arpalık olarak kullanmayı hayal edip, aday olabilmek için atmadık takla bırakmayan birilerinin -dürüstleri tenzih ederek söylüyorum- yazdıklarımdan hiç hoşlanmayacaklarını biliyorum.
Varsın hoşlanmasınlar!..
Çünkü babalarının çiftliklerini değil, halkın vergisiyle oluşan kaynakları yönetecekler!..
Değerli seçmenler,
Oy vereceğiniz adaydan, yukarıda ayrıntısını anlattığım şeffaf yönetim sözünü almayı ihmal etmeyin!
Çünkü paranızın nereye, niçin ve nasıl harcandığını bilmek, sizin en doğal hakkınız!..