Top
05/08/2020

Soysuz, vahşi ve gaddar reziller!

Dün gazetelerimizde o müthiş dayak fotoğrafını görünce, inanın benzim soldu, ruhum karardı.

“Toplumumuzdan nasıl bu kadar gaddar, bu kadar rezil, soysuz, vahşi ve acımasız insanlar çıkabiliyor?” diye düşündüm ve utandım.

Savunmasız bir kadını dövmek, ağzını burnunu kırmak, her yanını kanlar içinde bırakarak tanınmaz hale getirmek erkeklik midir, yiğitlik midir, övünülecek bir şey midir?

Tam bir alçaklıktır… İnsanlığı kirleten aşağılık, ilkel bir davranıştır bu…

Hele dövülen kadın ülkemize misafir olarak gelen bir yabancı ise bu Türkiye'nin itibarına indirilen ağır bir darbedir! Alçaklıkların en büyüğüdür!

Şimdi Avrupa basınındaki haberleri görür gibi oluyorum… Kanlı fotoğrafları basıp “İşte Türkiye'de kadın böyle dövülüyor!” diye yaygara koparıyorlardır!

★★★

Turizmimizin can çekiştiği korona salgını günlerinde magandalar, virüsten çok daha fazla zarar verdiler memleketimize…

Bir haftalığına Türkiye'ye tatile gelen Ukraynalı model Daria Kyryliuk, Çeşme'de feci şekilde dövüldü, yediği vahşi darbelerle kanlar içinde kalan yüzü tanınmaz hale geldi!

Aklı başında olan herkes haykırıyor:

“Kadına kalkan bu eli bulun, hesabını sorun!”

İyi de… Kim bulacak, kim soracak?

Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy “Bu magandalık yanlarına kâr kalmayacak!” diyor.

Dilerim öyle olur ama benim fazla umudum yok!

★★★

Evet, biliyoruz ki Türkiye'de kadına şiddet var!

Biliyoruz ki ülkemizde “kadının adı yok!”

Gerçi AKP “Bizden önce kadının adı yoktu, şimdi var!” diyor ama duyanları güldürüyor!

AKP döneminle kadına şiddet ve işlenen kadın cinayetleri eski dönemlerdeki vakaları fersah fersah geçti.

Ülkede yaşanan her kötü olaydan sonra ne diyorlar?

“Kandırıldık!”

“Aldatıldık!”

“Milletimiz bizi affetsin!”

Vallahi, ne yalan söyleyeyim… Görünen o ki, bu gidişle millet artık sizi affetmeyecek!

İyi ki ülkemizde basın özgürlüğü var!

İktidar “Ülkemizde düşünce ve fikir özgürlüğü var. Basınımız özgür!” diyor ya…

Biz de “Helâl olsun! Özgür basın işte böyle olur” diyerek, CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer'in hazırladığı “Basın Özgürlüğü Raporu”ndan birkaç örnek vermek istiyoruz.

★★★

Temmuz ayında 60 gazeteci hâkim karşısına çıktı.

MİT mensuplarının cenaze törenini haberleştirdikleri gerekçesiyle cezaevinde tutuklu bulunan Yeni Çağ yazarı Murat Ağırel ile OdaTv mensubu Barış Pehlivan ve Hülya Kılınç'ın tutukluluğuna yapılan itiraz reddedildi.

– 3 gazeteci için yeni soruşturma açıldı, 2 gazeteci gözaltına alındı, bir gazeteci hakkında suç duyurusunda bulunuldu.

RTÜK (Radyo Televizyon Üst Kurulu) Temmuz ayında Tele-1 ve Halk TV'ye, beşer gün yayın durdurma cezası verdi.

AKP'nin sosyal medya düzenlemesinin de yer aldığı raporda Utku Çakırözer “Türkiye'de zaten internete yönelik çok ağır bir sansür mekanizması var. Bu yasa ile karartma ve sansür daha da ağırlaşacak, 83 milyonun nefes borusu kesilecek” değerlendirmesini yaptı.

Ee, özgürlük (!) dediğin böyle olur azizim.

Halen Türkiye cezaevlerinde yüze yakın gazeteci ve yazar tutuklu ya da hükümlü olarak hapis yatıyor. Tüm dünyada Çin'den sonra ikinci sıradayız.

Her doğan gün, geçtiğimiz günleri arar hale geliyoruz!

Allah beterinden saklasın!

GÜNÜN SÖZÜ

Hayat hızla geçiyor ama yine de insanlar birbirleriyle boğuşuyor!

Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp