Top
25/10/2022

Sırada harf devrimi, dil devrimi varmış!

Sevgili okurlarım, günümüzdeki iktidarın temel söylemlerinden, temel hedeflerinden biri Cumhuriyet devrimlerine karşı çıkmaktır.

Bunu her fırsatta dile getirmekten kaçınmazlar.

Bazen gizlice, bazen de uluorta, saçma sapan, mantıksız bir biçimde…

İşin temelinde tek bir özlem yatmaktadır:

Arap hayranlığı, Arapça ve Farsça özlemi!

Ama geçti o günler bayım, çoktaan geçti.

★★★

Yıl 1928…

Osmanlı çürümüş, bitip tükenmiş ve beş yıl önce Cumhuriyet ilan edilmiş…

Edilmiş ama geçmişin karanlık izlerini üzerimizden söküp atmamız henüz mümkün olmamış.

Yüz yıllar boyunca küçücük çocukların zoraki eğitimi bile sadece Arap harfleriyle, Kuran okumayı öğrenerek geçmiş.

Cumhuriyet ilan edildiği zaman okuma yazma oranı erkeklerde yüzde 5, kadınlarda yüzde bir dolaylarında.

Eğitimsiz, her açıdan cahil bir toplum.

Kullanılan bir tek dil var:

Ne idüğü belirsiz Osmanlıca.

Arapça, Farsça ve Türkçe'nin karışımı bir dil.

Eğitim derseniz çocuklara sadece Arapça Kuran öğretiliyor. Çocuklar sallana sallana Kuran ezberliyor…

Ve Türkiye'de hâlâ o günlerin özlemi içinde olanlar var. Üstelik onlar memleketimizi yönetiyor!

★★★

AKP'nin Meclis Grup Başkanvekili olan Mahir Ünal isimli şahıs birkaç gün önce ‘muhteşem', hem de ‘bilimsel' bir açıklama yaptı!

Şu sözlerine bakınız:

“Cumhuriyet maalesef (ne yazık ki) bizim lügatimizi, alfabemizi, dilimizi, hasılı (özetle) bütün düşünme setlerini yok etmiştir. Tarihteki en sert kültürel devrim Türkiye'de yaşanmıştır.”

İyi ki yaşanmış…

Yaşandıysa ne güzel olmuş.

★★★

AKP'nin Grup Başkanvekili tepki çeken bu sözlerinden sonra bunların her zaman yaptığı gibi, düzeltme yapmak gereğini duydu:

“Yapmış olduğum bu değerlendirme Cumhuriyet'e dönük değil, kültür devrimi olarak yapılanlara dair bir tespittir. Buradan bir düşmanlık çıkaramazsınız.”

Her şeyden önce kendisi partisinin bir milletvekili ve üst düzey yetkilisidir.

Onun ağzından çıkan her söz AKP'yi bağlar.

Dolayısıyla bu sözleriyle Cumhuriyet rejimi ile birlikte devrimleri hedef aldığı ortadadır.

Bu gibilere önerim, laf ağızlarından çıkmadan önce iyi düşünsünler ki, sonradan düzeltmeye, geri adım atmaya gerek kalmasın!

★★★

1928 yılındaki harf devrimi gerçekten de muhteşem bir olaydır…

Bire bir Atatürk'ün eseridir.

Yakın kadrosu bile harf devrimi için zamanın henüz çok erken olduğunu, bu gerçekleştiği takdirde önemli sorunlar çıkacağını ısrarla söylüyorlar.

Atatürk umursamıyor, “Bu gibi işler anında yapılırsa yapılır, geciktikçe sıkıntı yaratır” diyor ve başarıyor.

Arapçadan Türkçe'ye, Arap harflerinden kendi alfabemize geçişin kısacık öyküsü işte budur.

★★★

Siyasette yükselmiş ama Mahir Ünal'ın dünyadan haberi yok, Türkiye'den hiç yok!..

Bakınız aynı konuşmasında dil devrimi için ne diyor!

“Bugün konuştuğumuz Türkçe'nin düşünce üretebilmesi mümkün değildir. Bugün konuştuğumuz Türkçe ile sadece ihtiyaçlarımızı karşılayabiliriz.”

Size bu gibi zırvalarla bağlantılı küçük bir örnek vereyim…

33 yıl padişah tahtında oturan ve milleti silindir gibi ezen Abdülhamit'in çok önemli bir sadrazamı (başbakanı) var.

Küçük Sait Paşa.

Abdülhamit tarafından çeşitli zamanlarda tam yedi kez sadrazam yapılıyor, çeşitli hakaretlerle yedi kez görevden alınıyor. Osmanlı'nın o dönem yaşadıklarına tanık olan çok önemli devlet adamlarından biri.

Anılarının derlendiği bir kitap var:

“Sultan 2. Abdülhamit'in Sadrazamı Sa'id Paşa'nın Hatıratı.”

★★★

Geçenlerde bu kitabı okumaya niyetlendim ve sahaftan satın aldım.

Fakat gelin görün ki anlamak mümkün değildi.

Adına Osmanlıca denilen Arapça, Farsça, Türkçe karışımı bir dil.

Bizim dilimiz değil!

Hele kitapta yer alan resmi yazışmaları anlamak asla mümkün değil.

Ve yakın tarihimize birinci elden ışık tutan bu çok önemli kitabı hiçbir şey anlamadan bir kenara bırakmak zorunda kaldım.

Mahir Ünal gibilerin istediği herhalde budur.

Geçmişte anlamıyorduk, şimdi de anlamayalım.

Türkçeden vazgeçip yeniden Arapça ve Farsça'ya dönelim.

Geçmişte cahil kalmıştık, şimdi de cahil kalmaya devam edelim!

Ama dedim ya, çoktaan geçti o devirler.

Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp