Top
03/03/2019

Penaltı tam bir hayal ürünüydü!

Çok kritik maçta Fenerbahçe çok erken bir skor dezavantajına düştü. Bu golün şoku kısa sürede atlatıldı. Aynı Beşiktaş derbisinin ikinci yarısı gibi yüksek tempoyla oyun domine edilmeye ve rakip baskı altına alınmaya başladı. Devre sonuna kadar da devam etti. Ofansif girişimlerde Valbuena takımın odak noktasını teşkil ederken, orta saha ve iki bek Isla ile Hasan Ali'den de etkili katkılar geliyordu. Her ne kadar ikinci ve üçüncü golde katkıları olsa da Moses'la Soldado destekte yetersiz kalıyorlardı. Rakibi hiç çıkarmayan yoğun baskıda net pozisyon oluşmasa da önce duran toptan beraberlik golü, sonra da 4 kişinin ortaklığıyla üstünlük golü geldi. Bu golün üstüne Moroziuk sarı kartı olduğu halde çok gereksiz bir şekilde ikinci sarıyı görünce ikinci yarı için bütün saha dengeleri F.Bahçe lehine dönmüştü ama işler herkesin beklediği gibi gitmedi. İlk yarıda sınırsız enerji sarf eden Fenerbahçe'de ciddi bir yorgunluk ortaya çıktı. Birçok pozisyon bulması beklenen Fenerbahçe, bunları bulamadığı gibi rakibine üç pozisyon verdi, bir de gol yedi. Artık görüntü Konya maçının benzeriydi. Şuursuz baskıdan pozisyon çıkmıyor, dakikalar da eriyordu ama bir penaltı Fenerbahçe'ye hayat verdi. Ben en çok Valbuena ile Tolgay Arslan'ı beğendim. Rizespor eğer ilk yarıda skoru en kötü beraberlikte tutabilse ve kırmızı kartla eksik kalmasa bu maçta en az 1 puan alabilirdi. Tabi Aatif'ın sakatlığı en büyük dezavantajlarıydı ama F.Bahçe'nin en formda oyuncusu Dirar da yoktu. Hakem Halil Umut Meler, Moroziuk'a gösterdiği kırmızı kartta haklı ama ilk sarı kart yanlıştı. Kritik anda verdiği penaltı da sadece büyük takımı kollayan bir hayal ürünüydü.
Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp