Top
Mevlüt Tezel

Mevlüt Tezel

mevlut.tezel@sabah.com.tr

04/10/2019

Metrobüs pert oldu Ekrem yine yok!

Son iki haftadır metrobüs duraklarındaki yoğunluk, ciddi bir boyuta ulaştı. Altunizade'nin ardından Zincirlikuyu'da da adım atacak yer kalmadı. Önceden de metrobüs duraklarında izdiham yaşanıyordu. Muhalefet, o izdiham görüntülerini kullanarak büyük prim yaptı. 'Ekrem İmamoğlu gelecek, metrobüs derdi bitecek, her şey güzel olacak' dediler ama İmamoğlu, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olduğundan beri metrobüs sorunu artarak devam ediyor! Metrobüsü düzenli kullananlar sefer sayılarının azaldığını ve bu yüzden izdihamın eskiye göre daha çok arttığını söylüyorlar. Aslında acilen yoğun metrobüs hatlarında raylı sisteme geçilmeli! Günde yaklaşık 950 bin kişiyi taşıyan metrobüs sisteminin günlük cirosu 450 bin dolar. Yılda tam 165 milyon dolar gelir elde ediliyor. Bu gelirle 2.5 yılda metrobüs hatlarını baştan kurarsın! Yani bu parayla metrobüse dair çözülmedik sorun bırakmazsınız. GELİNCE KUCAKLAŞIR Yoksa başka bir sorun mu var? Metrobüs hatları iyi koordine edilmiyor mu? Profesyoneller işten çıkarıldığı ya da istifa etmek zorunda kaldıkları için mi bu izdiham yaşanıyor? Sel oldu, Ekrem Bodrum'daydı. Metrobüs pert oldu, Ekrem yine yok, Paris'te! CHP'liler bile 'Hani her şey güzel olacaktı?' demeye başladı! İstanbullular merak etmeyin; İmamoğlu, Paris'ten dönsün hepinizle teker teker kucaklaşacak! Kocadon'dan hesap sorulmalı Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Muğla'nın 12 ilçesindeki cennet koylarda 2 bin 611 kaçak yapı tespit etmişti. Haftalardır bu kaçak yapıların yıkılmasının haberlerini okuyoruz. Özellikle Bodrum'a yapılanlar tam bir ihanet öyküsü. İmara aykırı yapılar yıkılıyorsa, imara aykırı yapılaşmaya göz yumanlar neden yargılanmıyor? Örneğin Bodrum'u yıllarca Mehmet Kocadon yönetti ve en çok betonlaşma onun döneminde yaşandı. Ege ve Akdeniz'in kıyı şeridinin büyük bir bölümünün betona gömülmesinin sorumlusu da CHP'li belediyelerdir. Çevreye duyarlı CHP, kendi yönetiminde olan Ege ve Akdeniz kıyı şeridinde yapılan çevre katliamlarına neden ses çıkarmadı? Madem doğayı, ağaçları bu kadar çok seviyorlardı neden Kocadon gibilerden hesap sormadılar? Ve neden şimdi Kocadon'dan hesap sorulmuyor? Ya o vali ezilseydi... Geçen gün Dolmabahçe'de, Taksim'e çıkan yol üzerinde yaya geçinden geçmeyi beklerken, önümdeki beyefendi yaya geçidinde adımını attı ama karşıdan gelen arabalar hız kesmedi. Eşi, kocasını tuttu ama adam 'Yol vermek zorundalar' dedi, karşıya geçmekte inat etti. Araçlar hız kesmedi. Bu bahsettiğim beş-altı saniyelik bir olay! Eşi sert bir şekilde kocasını tekrar çekti ve bir araç hızla adamı sıyırarak geçti. Adam haklıydı ama sürücülere medeniyet öğretmeye çalışırken az daha ezilecekti. Önceki gün Bilecik valisi de benzer bir kaza atlattı. AMAN DİKKAT! Bilecik'te yaya öncelikli trafiğin oluşturulması için düzenlenen etkinliğe Bilecik Valisi Bilal Şentürk de katıldı. Ancak Şentürk, yaya geçidinden geçerken ezilme tehlikesi yaşadı. Karşıdan gelen araç zor durdu. Araç valiyi ezseydi, trajikomik bir olay yaşanacaktı! Yaya öncelikli trafiğin oluşturulması isteniyorsa TV kanallarında sürekli kamu spotları yayımlanmalı, trafik polisleri yaya geçidinde yayaya yol vermeyen araçlara anında cezayı kesmeli. Yoksa Avrupa'daki gibi yaya geçidine adım atıldığında araçların durmasını bekleyen vatandaşlarımızdan hayatını kaybedenler olabilir.
Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp