Farkındasınızdır, epeydir yeni İstanbul Havalimanı ile ilgili konuşulmaz oldu. Dikkatimizi çekiyor, çünkü altı yedi yıldır beynimizi yediler... Koro halinde, bu büyük projenin hayata geçmesi halinde başımıza büyük felaketler açacağını söylediler. Onca zorluk aşılarak açılan havalimanı hizmet vermeye başlayınca bu kez de 'Olmamış ki' diye söylenmeye başladılar... Bir defa yeri yanlıştı... Hem sonra kuşların yolu üstündeydi... Ayrıca çok büyüktü, insan için de kayboluyordu... Bu kadar büyüğüne ne gerek vardı. Evet, hepsi bitti gitti. İstanbul'un hava ve kara trafiğini rahatlatan ve daha güvenli hale getiren yeni havalimanı tıkır tıkır işliyor. Herkes de kullanıyor. Üç beş yıl sonra bu tartışmalar hatırlanmayacak bile. Geriye sadece dünya çapındaki bu dev eser kalacak. Bize hizmet verecek.
***
Tıpkı, boğazın altından geçen Marmaray ya da bir mühendislik harikası olan Avrasya Tüneli gibi... Baksanız, daha açıldıkları gün çirkefliği 'Ay su alıyormuş, binilmez ayol' seviyesine vardıranlar, bugün maşallah tünellerden çıkmıyorlar. Kutlamalarını, 10. yıl tebliğlerini falan hep oralarda yapıyorlar. Gerçi açılır açılmaz doldu ama bakın görün seneye de 'Ne gerek vardı bu kadarına, yine kimi zengin ettiler kim bilir' diye söylendikleri yeni İzmir Otobanı'nda uzun kuyruklar oluşturacaklar. Yanda uzayıp giden, kendine yeterli görenlerin kullanabileceği eski yolun yüzüne bakan çıkmayacak. Belki bir kaç romantik Alaçatı'cı, o kadar.
***
Siyaset dünyasında da durum pek farklı değil. Dün Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın Şanlıurfa'ya gelip dünyayı ikna ettiği sınır ötesi operasyonunu sahada takip ettiği saatlerde ajanslara Kemal Kılıçdaroğlu'nun açıklamaları da düştü: 'İdlib'de, Afrin'de sivil toplum örgütleri var ve bunların harcamalarının büyük bir kısmı AB tarafından fonlanıyor. Orada Suriye halkına olağanüstü güzel hizmetler götürüyorlar. Fotoğraflarını gördüm, bana bilgi verildi. Şimdi eğer askerlerimiz çekilseydi, bu hizmetlerin tamamı yok olacaktı. Biz oradaki Suriyeliler'i düşünmek zorundayız.' Evet, evet, doğru okudunuz, Kılıçdaroğlu'na ait bu sözler... Daha düne kadar içeride ve dışarıda 'Bizim o bataklıkta ne işimiz var, YPG Türkiye'ye mi saldıracak ki?' diye ısrarla soran, ancak bugün fahri Afrin Fatihliği'ne soyunan Kemal Bey'e. Şaşırıyor muyuz? Tabii ki hayır!
