Milliyet’in kuruluşunun üzerinden 70 yıl geçti.
Her şeyin çok hızlı değiştiği dünyamızda bir kurumun 70 yıl boyunca ayakta kalması, özellikle ulusal ölçekte yayın yapan bir gazetenin 70. yıldönümünü kutluyor olması son derece zor ve önemli bir olaydır.
“Değişim” deyip geçmemeli.
Basit bir kelime gibi görünen “değişim”in öylesine yıkıcı etkisi oluyor ki, dünyada nice kurum ve kuruluşun bir zaman sonra esamesi bile okunmuyor.
Bu durum geçmişte de böyleydi, gelecekte de öyle olacak.
Hatta dijital devrimin hızlanmasıyla işletmelerin ömrü öngörülenden çok daha hızlı kısalacak.
Burada önemli olan değişime uyum sağlamak. Ve elbette dönüşebilmek.
Baş döndürücü hız...
Amerika Birleşik Devletleri’nde (ABD) 2 trilyon dolarlık piyasa değerine koşan Amazon.com’un kurucusu Jeff Bezos dahi, “Şu anda düşündüğüm tek şey Amazon’un ölüm süresini uzatmak” diyor ve baş döndürücü hızda ilerleyen değişimden korktuğunu itiraf ediyorsa, bizlerin de acilen şapkamızı önümüze alıp düşünmemizde fayda var.
Öğretici, tutku dolu
Değişen dünyada, Milliyet’in hedefleri doğrultusunda ilerlemesi, basında kendisine sürekli yer ediniyor olması günümüzde oldukça değerli.
Milliyet Gazetesi’ni tanımlayan değerleri geleceğe taşımak istiyorsak, yeni çağın gereklerine uygun dönüşümleri gerçekleştirip, vazgeçilmez değerlerimizi yeni kuşaklara aktarmalıyız.
Milliyet’te çalıştığım 20 yıllık dönem benim için kesinlikle keyifli, yoğun, öğretici ve tutku dolu bir deneyime karşılık geliyor.
Okuyucular nezdinde de bunun karşılığını bulması en büyük temennimiz.
Başta efsane Genel Yayın Yönetmenimiz Abdi İpekçi olmak üzere emeği geçen değerli çalışanlarımıza ve tüm okuyucularımıza saygılarımı sunarak Milliyet’in bu önemli yıldönümünü kutluyor, gazetemize uzun bir gelecek diliyorum.
Nice 70 yıllara.
