İstanbul’da sıfır kilometre 4x4 bir aracın parasıyla,
ABD’nin gözde şehri Miami’nin tarihi Palm Bay bölgesinde 2 oda 2 banyolu bir rezidans dairesi,
Almanya Wolfsburg’da 8 masalı bir döner ve pizza dükkânı devren,
Ankara’da 3 taksi plakası,
Burhaniye, Pelitköy’de 17 bin metrekare ekili zeytinlik alınabiliyor.
Bu saatten sonra 4 çeker sahibi olmak, oldukça cesaret isteyen bir eylem haline geldi.
Ne farkınız var?
Türk Havacılık ve Uzay Sanayi Genel Müdürü Temel Kotil’in koronavirüs nedeniyle yoğun bakıma alındığı haberi geldi pazar günü.
Baktım, sosyal medyada “geber” vs tadında mesajlar...
AK Parti döneminin önemli bürokratlarından biri olduğu için beddua etmek, yoğun bakımda yaşam mücadelesi veren birine “geber” demek de neyin nesi?
O zaman ne farkınız kalıyor, “nefret” yaymakla suçladığınız Akit kafasından?..
Sahibi gizli haber kanalı olur mu?
Bursa merkezli Olay TV’nin Cavit Çağlar’dan satın alındığı ve İstanbul’a taşınacağını öğrendik son 4 gün içerisinde.
Kanalın başına Süleyman Sarılar geçmiş, Kanal D’den ayrıldıktan sonra İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nde çalışıyordu Süleyman.
O görevinden ayrılmış, ekip kurmaya başlamış, ilk işe aldığı isim de Nevşin Mengü olmuş.
İddia, söz konusu kanalın İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’na destek adına kurulduğu yolunda.
“Destek” dediğimiz şey, Büyükşehir Belediyesi’nin çalışmalarını anlatmak, İmamoğlu bir dönem daha aday gösterilsin diye yayın yapmak olamaz.
Demek ki bu kanala para yatıranlar İmamoğlu’nun siyasi hedeflerine ya da Cumhurbaşkanı adaylığına inanıyor, buna hazırlık yapıyorlar.
Hiç ayıp değil, sakıncalı da değil bu durum.
Ancak haber kanalları eğlence kanallarına oranla daha şeffaf olması gereken medya kuruluşlarıdır.
Hoş, Türkiye’de dizilerin kamuoyu üzerindeki etkisi haber bültenlerinden daha fazla ama fark etmez, haber kanalları şeffaf oldukça daha inandırıcı olurlar.
Olay TV’nin hisselerini satan Cavit Çağlar, alıcıların ismini özellikle gizli tutmuş ama bu bilinmezlik uzun vadede fayda değil zarar verir.
Bu algı hepimizi sıkıntıya sokar
Çözülemeyen cinayetler ve olaylar için, umut Müge Anlı’nın programı,
Yargının anlaşılması zor kararlarını düzeltmek için umut Twitter haline geldi.
Bu algı kimilerinin çok hoşuna gidiyor olabilir ama doğru düzgün bir hayat yaşamak istiyorsak, tek çaremiz yargı; yargıya duyulan güveni yükseltmek.
İlk iki satıra gülüyorsak, aslında bu ağlanacak halimize gülüyoruz demektir.
Sadece kendi çocuğunu sevmek yetmiyor
Her anne-baba en çok kendi çocuğunu sever ve sadece kendi çocuğunun iyi eğitim alması için uğraşır.
Kâğıt üzerinde çok mantıklı olsa bile çocuğumuz için iyi bir gelecek sağlamanın yolu tüm çocuklar için uğraşmaktan geçiyor.
Çocuğunun gideceği doktor,
Mahkemede kürsüde oturacak hâkim, tutacağı avukat,
Aynı ofiste rekabet edeceği mevkidaşı
Ve en önemlisi, gelecekteki hayat arkadaşı da şu an aynı kuşağın bir parçası.
Yani “Benim çocuğum online eğitim alabiliyor, öğretmeniyle diyalog kurabiliyor, televizyon başında monolog izleyen çocuklardan bana ne” demek büyük hata.
Para vermek mümkün olmasa da, liselerin 4 yıl olması yerine, çocuğun kişisel gelişimi için çok önemli olan okul öncesi eğitim mecburi olsun diye imza toplamak bile mutlaka bir fark yaratacaktır.
Çocuğunu gerçekten çok sevmek için mutlaka tüm çocukları çok sevmemiz gereken bir çağdayız.
