Gazeteci arkadaşımız hayli iddialı bir kitap yazdı. Kitabın iddiası adından da belli:

“CHP nasıl iktidar olur?”

Kitap, CHP’yi kuruluşundan itibaren ele alıyor, yaşanan kurultaylar, seçimler, rakip partilerle mücadeleler, iç çatışmalar, bölünmeler, birleşmeleri ayrıntılarıyla anlatıyor. Yapılan analizler çoğunlukla anket ve araştırmalara dayanıyor.

Kitapta CHP’nin laiklikle sınavı uzun uzun irdeleniyor. Önce Bülent Ecevit’in şu sözleri:

“Laiklik Türkiye Cumhuriyeti için Aşil’in topuğu kadar yaşamsal önem taşır. Yani laiklikten vuruldu mu bu Cumhuriyet yıkılır; bu toplum çöker ve bu ulus çözülür. Türkiye de çağın çok gerisinde kalır.”

Bila, günümüzde laikliğin aksi yönünde atılan adımları kaydettikten sonra şöyle diyor:

“CHP’nin Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucu partisi olarak bu alandaki sorumluluğunun gereği laiklik ilkesini ve laik devlet yapısını koruması gerekir.”

Kitapta Prof. Sencer Ayata’nın çeşitli araştırmaları inceleyerek hazırladığı bir rapor da yer alıyor. Bu rapora göre oy veren seçmenlerin onda dokuzu CHP’yi ‘Atatürkçü’, onda sekizi ‘laikliği savunan parti’ olduğu için desteklediğini söylüyor. Kimlik oluşumunda üçüncü sırada sosyal demokratlık var. Çoğunluk kendilerine Kemalist değil Atatürkçü denilmesini istiyor.

Fikret Bila çok değerli bir çalışma yapmış. Başta CHP yöneticileri olmak üzere, herkesin okumasını salık veririz.

HİZMET

Ankara Belediye Başkanı Mansur Yavaş, koronavirüs salgınının başladığı geçen ilkbaharda iş yerini kapatmak zorunda kalan terziler için anlamlı bir proje geliştirmiş. İsteyen terzileri maske üretimi için belediyenin işyerlerinde istihdam etmeye başlamıştı.

Yeni kısıtlamayla, bilindiği gibi, lokantalarda masa servisi yasaklandı. Sadece paket servis yapabiliyorlar. Bu da lokantaları ciddi ölçüde maddi sıkıntıya soktu. Mansur Yavaş önceki gün lokantası kapanan esnaftan yemek temin ederek koronavirüs hastalarına ulaştıracağını açıkladı. Bu karardan hem lokantacı esnaf hem yemek temininde sıkıntı yaşayan yoksul korona hastaları yararlanacak.

KARİYE

Danıştay kararıyla müzeden camiye dönüştürülen Kariye geçen 10 Ekim günü ibadete açılacaktı. Tarih verildi. Hazırlıklar yapıldı. Ancak cami açılmadı.

Milli Gazete’ye bilgi veren Vakıflar Genel Müdürü Burhan Ersoy, Cumhurbaşkanı’nın talimatıyla yeni bir restorasyon çalışması başlatıldığını, açılışın bu yüzden ertelendiğini açıkladı. Dünyada benzeri bulunmayan bu mozaik müzesinin korunmasına karar verildiyse bu iyi haber... Restorasyon adı altında eserin ruhuna uymayan değişiklikler yapılacaksa bu kötü haberdir.

ŞALVAR

Aydın İmam Hatip Lisesi’nde bir kadın öğretmen, imam hatip lisesi 9. sınıf öğrencilerinin Arapça dersine giriyor. Sınıftaki öğrencilerden üçünün şalvarlı sarıklı olduğunu gören öğretmen, yönetmeliği hatırlatarak sarıklarını çıkarmalarını istiyor. Ancak öğrencilerden biri, “Sen benim sarığımı çıkaramazsın. Kadın başına konuşma, zaten saçını başını açıp gelmişin. Kadın başına konuşma sus, kadın madın demem döverim” diyerek, öğretmenin üzerine yürüyor.

Öğretmenlerini korumak için araya giren diğer öğrencilere de “Eğer Müslüman iseniz karışmayın. Siz bunları bilmezsiniz, bunların dedeleri bizim dedelerimizi astı” diye bağırıyor.

Milli Eğitim Müdürlüğü öğrencilerle ilgili idari soruşturma başlatmış. Başka? O kadar...

ALANYA

Piknik alanlarının tatil günleri ertesinde çöp deryasına dönüştüğünü, vatandaşımızın bir yeri gittiğinde temiz bulmak istediğini ancak ayrılırken çöpünü orada bıraktığını biliyoruz. Ve geliyoruz Alanya’ya...

Çok sayıda yabancı uyruklunun yerleştiği Alanya’da oranın yerlisi yurttaşlarımızın yüzünü hafiften kızartan hoş bir etkinlik yaşanıyor. İlçenin Mahmutlar Mahallesi’nde yerleşik, başta Rus ve Kazak olmak üzere yabancı uyruklu Alanyalılar, üç ayda bir, çoluk çocuk bir araya geliyor. Ardından, sahile inip plaj temizliği yapıyorlar. Mahmutlar Mahallesi muhtarı Ahmet Top’un öncülüğünde yapılan son temizlik çalışmasına yaklaşık 150 yabancı katıldı.

“Bizim yabancılar”ın bu örnek hareketi “Bizim yerliler”i biraz utandırır mı? Umarız...

FINDIK

Rize’nin Fındıklı Belediyesi millet bahçesinin adını Atatürk Parkı olarak değiştirdiği için soruşturma açılmış.

Acaba adını Abdülhamit Parkı koysaydı da soruşturma açılır mıydı?

DERBİ

Futbol spikeri anlatıyor:

- Enkudu pasını Ensakala’ya verdi, fakat top Lemos’a takıldı, Lemos topu Valencia’ya geçirdi, o da Thiam’a verdi, top gelirken Mensah Valencia’yı düşürdü, serbest vuruşu Samatha kullandı, Cisse topa hamle yaparken Wellington kesti...

Afrika Uluslar Kupası maçını mı izliyoruz? Yok canım, Fenerbahçe-Beşiktaş derbisini izlemekteyiz. Sahadaki 22 futbolcunun 15’i yabancı. Ne adlarını duymuşluğumuz var ne yüzlerini tanıyoruz. Fenerbahçe ve Beşiktaş taraftarının da tanıdığını sanmıyoruz. Çünkü kadrolar neredeyse günübirlik değişiyor. Süper Lig lejyoner ligi oldu.

Diyeceğimiz... Başka ülkelerin televizyonlarında maç nakledilirken spikerler her fırsatta sahadaki futbolcularla ilgili bilgi veriyor. Ülke kökenini, yaşını, daha önce hangi takımda oynadığını, özelliklerini vs. anlatıyor. Böylece seyirci futbolcuyu tanıyor. Bizde bu özen gösterilmiyor. Ama gösterilmeli. Futbolcular tanınırsa maçlar daha keyifli izlenir.