Top
Mehmet Tez

Mehmet Tez

mehmet.tez@milliyet.com.tr

16/02/2014

Asmalımescit’i terk etmek!

Asmalımescit ve çevresinde sokağa masa atma yasağı geldiğinden beri iş yapamayan mekanların dramı konuşuluyor. Olaya bir de başka açıdan bakalım

En son meşhur “Issız Adam” filmiyle ünlenen Leblon kapanmış. Sahibi “Asmalımescit bitti” diye konuşuyor. “Nerede eski günler” diyor. Muhtemelen Leblon açıldığında da birileri “Asmalımescit çok bozuldu, nerede eski günler” diyordu.
Asmalımescit gerçekten de bir-iki mekan dışında insanın gitmeyi isteyeceği bir yer değil artık. Sokaklarda insanları “Buyrun shot’lar beş lira” diye Kapalıçarşı tipi gelgelciler durduruyor.
Şaşaalı mekanlar, kalburüstü kesime “gentrification” mahallesi deneyimi sunan işletmeler bir bir Cihangir’e, Karaköy’e ya da geldikleri gibi Nişantaşı’na, Etiler’e döndü. Bir-iki meyhane ve Babylon dışında durum “turistlerin gezdiği yer” halini aldı. Şişhane ve Karaköy şimdilik iyi ama gelecekte ne olur pek belli değil.
Bana kalırsa bir mekan varlığını sadece sokağa atılan masalara bağlamamalı. Öyleyse kötü bir mekandır. “Masa yoksa, müşteri yok” oluyorsa, oranın ne gerçek müdavimi oluşmuş demek ne de seveni varmış. Her şey sokakta sigara içmekmiş.
Bu nasıl bir müşteridir ki sevdiği mekanı sırf sigara içemiyor diye terk ediyor, bir daha uğramıyor, sırf sigara içebiliyorum diye başka mahalleye gidiyor.
Sokakta masa eşittir laiklik ve çağdaş yaşam tarzı denklemine itirazım var
Masaların kalkması mekanların Asmalımescit’te sokakları yürünmez hale getirmesinin sonuçlarından biriydi. Belediyenin ise toptan yasaklaması değil, makul sınırlar içinde bu uygulamaya izin vermesi gerekirdi. Ne mekan sahipleri ne belediye makul davranabildi. Bir günde Başbakan kızdı diye apar topar kaldırılan masalar ve yıllarca bir sürü kılıf bulunmaya çalışılan bir yasak.
Karşısında da masa eşittir laiklik ve çağdaşlık diyen bir kitle.
Belediyeyi savunmuyorum ama sokakta masa eşittir laiklik ve çağdaş yaşam tarzı denklemine de itirazım var.
İki taraf da inandırıcı olamadı. Gücü, yetkisi olan zorla masaları kaldırttı...
Ben yine de Asmalımescit ve çevresi konusunda umutluyum. “Sokakta masa
var abi sigara içeriz” diye gelen zaten masa yok diye gider. Geriye başka özellikleriyle öne çıkan mekanlar kalır.

ANTİ-TAVSİYE!

Sarıyer’deki Balıkçı Kahraman’ın kalkan balığı ve yanında gelen salata ve mısır ekmeğinin güzelliği anlata anlata bitirilemez. “Yalnız kazıktır dikkat et” de derler. Geçen pazar biz de uğradık. Yemekler şahane ama hesabı tarif etmek için kelimeler kifayetsiz. Dünyada böyle bir kazık yok. Ayakkabı kutusuna bile sığmaz.
Ha diyeceksiniz ki gidenler “Kazık ama çok iyi” diyor.
O kazığı yiyince zaten ondan başka diyecek bir şey kalmıyor.
Bir yerde duyarsanız “Abi Balıkçı Kahraman var ya...” falan diye, hemen koşarak kaçın oradan.

PAZAR ALBÜMÜ

“Brand New Love”  The Go Find

DIeter Searmus ve ekibi The Go
Find adıyla elektro pop sularında geziniyor ve sanırım bu yeni albümlerinde iyiden iyiye 80’lerin dümen suyuna giriyorlar. Dünyayı değiştirme iddiası yok ama pazar pazar bunu kim ister ki zaten...   

 

Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp