Top
Abbas Güçlü

Abbas Güçlü

aguclu@milliyet.com.tr

09/04/2011

YGS’de ne yapılacaksa artık yapılsın!

Başbakan Erdoğan YGS konusundaki suskunluğunu sürdürüyor. CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu ise ÖSYM Başkanı Demir’in istifasını isterken çok önemli gerekçeler ortaya koydu. En önemlisi de “Devletin en önemli makamı olan Cumhurbaşkanı’na yanıltıcı bilgiler verilmesi” dedi.
İşte size bu konuda çarpıcı bir örnek:
Tam bir hafta önce Sayın Cumhurbaşkanı bir açıklama yaptı ve ÖSYM Başkanı ile konuştuğunu, öğrenciye dağıtılan kitapçıklarda şifrelemenin söz konusu olmadığını, tüm soru kitapçıklarının ve cevaplarının internete yüklendiğini, isteyenin de ÖSYM’nin internet sitesine girip bunlara bakabileceğini, dolayısıyla her şeyi böylesine şeffaf bir hale getiren ÖSYM Başkanı Demir’in açıklamalarının kendisini tatmin ettiğini söyledi.
Ama aradan tam 7 gün geçti ve ÖSYM’nin internet sitesinde, dün saat 14.00 itibarıyla 1 milyon 700 bin kitapçıktan sadece 653 binin yüklendiği ve o işlemin birkaç gün süreyle durdurulduğu söyleniyor. Yani tümü yüklendi açıklamasından bir hafta sonra, sadece ve sadece ancak kitapçıkların üçte birinin yüklendiği belirtiliyor. Ama çok daha çarpıcı olan bir iddiaya geçmeden önce gelin ÖSYM’nin internet sitesinde yer alan bu konudaki açıklamasına bir göz atalım:

Hani hepsi yüklenmişti?
“2011-YGS’ye giren adaylar kendisine ait soru kitapçığı koduna
http://sonuc.osym.gov.tr/Sorgu.aspx?SonucID=1097 adresinden erişebilirler. Soru kitapçık numarası ve bina kodu bilgisiyle kendi kitapçıklarını ftp://2011ygs-kitapcik.osym.gov.tr adresinden görüntüleyebilirler. Şu ana kadar ADANA - HATAY/DÖRTYOL illeri arasındaki sınav merkezlerinde sınava giren adayların soru kitapçıkları hazırlanmıştır. Diğer illerde sınava giren adayların kitapçıkları hazır olduğunda sisteme eklenecektir. Kitapçıklar tüm kamuoyuna açıktır.
Şu ana kadar 653.231 adayın soru kitapçığı kamuoyuna açılmıştır. Kamuoyuna duyurulur.
ÖNEMLİ NOT: 9 Nisan 2011 Cumartesi günü yapılacak 2011-Adli Yargı-1 sınavı nedeniyle, matbaada kapalı dönem 6 Nisan 2011 Çarşamba günü başlamıştır. Kapalı dönemde matbaadan herhangi bir bilgi, nesne, insan çıkamayacağından burada hazırlanan 2011-YGS soru kitapçıkları dosyası internet sayfamıza konulmak üzere alınamamıştır.
Kapalı dönem 9 Nisan 2011 saat 12.00 itibariyle bittikten sonra, soru kitapçıkları verisi alınıp internet sayfamıza yüklenecektir.”
Dün akşam saatlerinde yükleme yeniden başladı ve bakalım daha kaç gün devam edecek...

Veliler paranoyak mı oldu?
 YGS’ye yönelik gelişmeleri, en yakından izleyenlerin başında veliler geliyor. İşte H.T.’nin, internette yayınlanan kitap sayılarına yönelik iddiası:
“ÖSYM mağduru bir veliyim. Çocuğumun Türkçe’de 37, Matematik’te 29, Sosyal’de 27-28 neti var. Durumu fena değil. Fakat biz 39-40 net bekliyorduk, hakkı yendiği kanaatindeyiz. Ve kafamız çok karışık.
ÖSYM başkanı ilk toplantısında, okul bazında tüm kitapçıkları yayınlayacaklarını söylemişti ama hâlâ hepsi yayınlanmış değil. Sözüm ona, başka bir sınav nedeni ile bilgileri kurumdan çıkaramamayı bahane etmektedirler. Bu yanıltma bir yana, bu bilgiler matbaada mı yoksa ÖSYM bilgisayarlarında mı anlamak zor, şüphe ise daha büyük. Bu bilgiler kimin bilgisayarında?
ÖSYM’nin mi yoksa matbaanın mı?
653 bin 231 kitapçık yayınlandığı söyleniyor ama ne kadar kitapçığa ulaşabiliyorsunuz? Hangi kitapçık kime ait?..
Bilgisayarda, dosyaları pdf formatına çevirmek 24 saati, bir başka bilgisayarda yayınlamak da 24 saatlik kopyalamadan sonra hazır olabilecekken, birçok yerde sayı atlanarak verilen, keyfi örnekleme tarzındaki kitapçık sayısının, 650 bin diye sunulması, ne kadar doğu?. HT, M.S.,Ph.D”

İlle de şeffaflık
 Hemen her gün yüzlerce mail geliyor. Her türlü iddia söz konusu. Üzerinde en çok durulan ise mod medyan’a yönelik telefon, internet mesajları ve onlara yönelik kayıtlar. Gerçek mi, düzmece mi? Buna karar verecek olan makam ise ne YÖK ve ÖSYM, ne de siyasetçiler, sadece ve sadece yargı.
Aslında bu noktadan sonra, şifreleme var mı, yok mu tartışmalarının ötesine geçilerek, bu şifrelemeden daha önce haberdar olan var mı, yok mu sorusunun cevabı bulunmalıdır. Ardından da doğru olan ne ise o yapılmalıdır. Hem de en kısa zamanda.
 Özetin özeti: Kasıtlı olmasa da ortada aksayan ya da kontrol edilemeyen o kadar çok argüman var ki bu da ÖSYM kazanının daha da fokurdamasına neden oluyor. Kabahatliyi ise hiç uzakta aramasınlar!..
 

Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp