Top
Onur Baştürk

Onur Baştürk

obasturk@hurriyet.com.tr

13/04/2019

Hikayesi olan yemeklerin peşindeyiz


İçinde açılan Bey Lokantası’nın yemeklerinden dolayı, hayli leziz bir şekilde...
Önceki gece gittim gördüm.
Meğer bir şef lokantasıymış Bey.
Tıpkı biraz ilerisindeki Alaf gibi.
Bey Lokantası’nın yemeklerinden sorumlu Umut Karakuş, Le Cordon Bleu Londra’da eğitim görmüş, daha sonra İstanbul’a dönüp Duble Meze Bar’la beraber ismini duyurmuş bir şef.
Karakuş Londra’yla bağını tam koparmış değil, orada Yaz adında bir restoranı var.
Bey’de yaptığı yemekler ise çocukluğunu geçirdiği Ağrı’ya, Ermeni babaannesine bir saygı duruşu niteliğinde.
Nazlı kadın anlamına gelen Nazuktan adlı meze mesela.
Ya da hamuru mürekkep balığıyla yapılmış topik ve abdigor köftesi...
Günümüzdeki genç şeflerin hepsi artık kendi hikayelerini yemekleriyle anlatıyor ve bu şekilde özgün hale geliyorlar.
Karakuş da bunun farkında.
Bu nedenle eğitimi dolayısıyla Fransız mutfağına çok hakim olmasına rağmen köklerine dönüp yemeklerini tamamen oradan oluşturmuş.
Bey’deki yemeklerin ilgi görmesinin, kulaktan kulağa yayılmasının bir nedeni de bu.
Çünkü hepimiz o yemeğin ardındaki hikayeyi masal dinler gibi dinlemeyi seviyoruz bir yandan. Umut Karakuş da bu anlamda iyi bir anlatıcı.
Her masaya gidip yemeklerini anlatmayı seviyor.
Sadece bu kadar değil tabii; Karakuş’un her bir tabağı laf olsun diye değil, gerçekten ayrı lezzette.

Hikayesi olan  yemeklerin peşindeyiz

Eski bir polemik bu yaz geri dönecek

Oligark’ta şu an sadece Bey Lokantası ve onun hemen altına konuşlanmış kulüp açık.
Haziranda ise açık alandaki diğer restoranlar açılacakmış.
Gülin-Yücel Özalp çiftinin yeni markası Ringa, Raffles’taki Uzakdoğu restoranı Isokyo ve yurtdışında da şubeleri olan Ali Ocakbaşı.
Oligark’ı bu yaz bekleyen en popüler gündem maddesi ise ses sorunu olacak gibi.
Çünkü Reina’daki gibi sesin karşı tarafa geçmesini engelleyen o devasa perdeler burada yok.
Dolayısıyla Boğaz hattında eskiden bolca polemiği yaşanmış malum gürültü problemi bu yaz yeniden konuşulacak.

Yeni bir mekan daha: Kun

Yeme-içme dünyasının yeniden hareketlenmeye başladığının diğer bir kanıtı da Tarabya’da açılan Kun.
Güney Amerika ülkelerinde birçok şubesi olan Osaka’nın Peru ve Japon mutfağını harmanlayıp sunması gibi Kun’un alametifarikası da Uzak Doğu ve Akdeniz mutfaklarını birleştirmek olmuş.
Mekanın mutfak danışmanlığını ise tanıdık bir şef; Casa Lavanda Oteli’ndeki yemekleriyle popüler olan, daha sonra bir dönem Flamingo’da çalışan Emre Şen üstlenmiş.

Özel şovla dağıtılıyor

Eski tarihli bazı işleri de aday göstermeleri nedeniyle Powertürk Müzik Ödülleri’ni geçen haftalarda eleştirmiştim.
Nihayet oylama bitmiş, dokuz kategorideki ödüller bu gece özel bir televizyon şovuyla sahiplerini bulacakmış.
Şimdi hem sonuçları hem de şovu merak ediyorum.

Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp