Top
Onur Baştürk

Onur Baştürk

obasturk@hurriyet.com.tr

08/04/2019

Bodrum bu yaz daha çok yükselecek, çünkü...

Yazının girişinde Bodrum’un birkaç yıl gölgede kaldıktan sonra yeniden yükselişe geçtiğinden bahsediliyor.
Özellikle geçen yazın etkileri vurgulanıyor yazıda.
Nicolas Sarkozy’nin Amanruya’da kalması...
Ian Schrager imzalı Bodrum Edition’ın açılması...
Bu otel içinde yer alan Perulu şef Diego Munoz imzalı Brava adlı restoran...
Kaplankaya’daki Six Senses...

ESKİ VE YENİ KLASİKLER

Bodrum deyince akla gelen eski ve yeni klasikler de sıralanıyor yazıda.
Mesela Maça Kızı’nın tüm öğleden sonraya yayılan yemekleri...
Ayrıca Orfoz, Mimoza, Bitez, Akyarlar, Gökçebel’deki Havva Ana, Yalıkavak Marina, LifeCo ve Fenix...
Conde Nast’taki yazının belki de en güzel yanı Bodrum’da eski ve yeniyi bir arada bulabilmenin mümkün olduğunun hatırlatılması.
İki tane hoş vurgu daha var.
İlki buradaki basit, sade hayata aşık olunabileceğinin altının çizilmesi...
Diğeri de iyi yemek ve iyi şarap.
Sözün özü şu: Bodrum’un geçen yaz kendi kendine başlattığı enerji dışardan bir göz tarafından fark edilmiş. Ve bu yaz Bodrum’un daha da yükseleceğine kuşku yok.

Bodrum’un sezonu uzamalı

Her yaz tüm işletmeciler şikayet eder, Bodrum’un sezonu kısa diye. Kimse de buna bir çözüm bulamaz.
Çünkü Bodrum’un sezonunu kısaltan aslında yine biziz.
Bodrum’un sezonunu hep bir şeylerden sonra başlattığımız için.
Okullar kapandıktan sonra...
Bayramdan sonra...
Seçimden sonra...
Bodrum’un bizim gündemimize bağlı olmadan sezonunun açılması kaliteli yabancı turistin çoğalmasına bağlı.
Onlar geldiğinde tüm işletmeler erkenden açmaya başlayacaklar mekanlarını, emin olun.
Kimse temmuza kadar beklemeyecek.

Bodrum bu yaz daha çok yükselecek, çünkü...

Sahir Erozan’a bravo

Maça Kızı’nı dünyada da konuşulan bir marka yaptığı için...
Conde Nast’ın koca Bodrum yazısında Erozan’dan ve Maça Kızı’ndan uzun uzun bahsediliyor.
Onca büyük, yabancı yatırımın içinde Maça Kızı’nın yer alması gayet şahane bir durum.
O yüzden Sahir Erozan koca bir alkışı hak ediyor.

Hafta sonu dans partnerim kimdi

Üzerindeki bembeyaz jean tulumla kapıdan girdiğinde uzay gemisiyle az önce dünyaya inmiş bir Uhura gibiydi (Star Trek’in karakterlerinden biri).
Merhabalaştık, “Naber nasılsın”lı cümleler havada uçuştu ve derken DJ Kiwi’nin çaldığı disko plaklarının etkisiyle bir anda, kendiliğinden dans etmeye başladık.
Doğrusu uzun süredir böyle dans etmemiştim.
O zaman şifreleri çözelim: Cumartesi gecesi dans partnerim Ahu Yağtu’ydu.
Mekan da Nişantaşı’ndaki Retro Society.

Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp