Top
Nuran Çakmakçı

Nuran Çakmakçı

ncakmakci@hurriyet.com.tr

12/01/2019

‘Vakıf’lara da karne geliyor

Duyduğuma göre YÖK tarafından yapılan denetlemelerde bazı vakıf üniversitelerinin karnesi pek de parlak çıkmamış.

Bu iddialara göre, bir kısmı 20-30 bin lira öğretim ücreti alıp öğrencilere 4-5 bin lira harcadıkları gibi, gelirlerinin bir bölümünü de üniversite dışına çıkarıyorlar. Gelirleri tanıtım-reklam, danışmanlık ve hizmet bedeli gibi çeşitli adlar altında mütevelli heyet başkanı, üyeleri ve yakınlarına aktarıyorlar. Yakınlarından yüksek bedelle mal ve hizmet alımı yapıp inşaat işlerini yaptırdıklarına yönelik eleştiriler var.

‘Vakıf’lara da karne geliyor

MALİ DURUMLARINA YAKINDAN TAKİP

Kurumsal bir yapıya sahip olmayan, aile kontrolünde bulunan vakıf üniversitelerinden bazılarıyla ilgili sıkıntılar büyük. “Peki denetimle görevli Yükseköğretim Kurulu ne yapıyor?” derseniz, bunu da araştırdım. Duyumlarıma göre YÖK gözetim-denetim görevi gereği aldığı bazı tedbirleri uygulamaya başlamış bile. YÖK, geçen sene tarihinde ilk defa vakıf üniversiteleri raporu yayınladı ve yorum yapmadan pek çok veriyi ilk defa paylaştı ama yine de en iyi denetimin kamuoyu olduğunu düşünüyor.

Kaynak aktarımı konusunda YÖK tarafından verilen cezaların kaldırılması yönünde ciddi baskılar oluşturulduğu da dile getiriliyor. YÖK yetkilileri açıklamasa bile tespit edilen kaynak aktarımlarının yüz milyonları bulduğu söyleniyor. Bu nedenle de bu kurumlara yönelik hem mali hem de eğitim-öğretim kalitesiyle ilgili denetimler sürdürülecek mesajı veriliyor.

NİTELİĞİNE GÖRE ÖĞRENCİ KONTENJANI

Bir yandan da Yükseköğretim Kalite Kurulu’nun ve Dekanlar Konseyi’nin mühendislik, eczacılık, tıp gibi belli programlarda değerlendirme için devreye girmesi bekleniyor. Anlaşılan YÖK denetleme ve değerlendirmelerde paydaşlarla birlikte hareket edecek.

YÖK bu yıldan itibaren özellikle uygulama gerektiren programlarda üniversiteleri yıl bazında en az bir defa ‘eğitim- öğretimin niteliği ve kalitesi’ açısından denetlemelere tabi tutacak. Ayrıca YÖK bu sene üniversitelere verilecek kontenjanlarda ‘kapalı mekân, kütüphane, fiziki altyapı, öğretim üyesi sayıları ve nitelikleri’ gibi parametreleri de dikkate alacak.

KALİTELİ KURUMLAR DA BU DURUMDAN RAHATSIZ

Bu kadar denetime rağmen eğitimde kalitenin sorgulanmasına yol açan kurumlardan sadece YÖK değil, mevzuata uygun şekilde işleyen ve yükseköğretim sistemine güç katan vakıf yükseköğretim kurumları da rahatsız. Son dönemlerde kalite ve istihdam endişesinin kontenjanlarda boşluklar oluşturması, bazılarının da el değiştirmesi onları da harekete geçirdi.

Öğrenciden aldığını yine eğitime yansıtan kurumlara elbette söylenecek söz yok. Eleştiriler, onların sırtından zenginleşmeye çalışan az sayıdaki kuruma. YÖK de vakıf üniversitelerinin eğitimdeki performans karnelerini kamuoyu ve kendileriyle paylaşmaya hazırlanıyor. 

KKTC’DEN GEÇİŞLER DENETLENECEK

Edindiğim bilgilere göre YÖK, Türkiye’deki vakıf üniversiteleri gibi KKTC’de kurulmuş olan şirket üniversitelerinin de denetlenmesi için harekete geçti ve bazı kararlar almak üzere. Çankaya Üniversitesi’nde akademisyen Ceren Damar Şenel’i öldüren sanığın, puanı ancak yettiği için kayıt yaptırdığı KKTC Üniversitesi’nden buraya geçiş yapması da bardağı taşıran damla oldu. KKTC’de bulunmadan diploma alan, başta Balkan ülkeleri olmak üzere önce KKTC’ye daha sonra da Türkiye’ye yatay geçiş yapanlar var. Bu durumun ülkemizde üniversitelere girmek için yıllarca ter döken öğrencileri mağdur etmesi de YÖK’ün masaya yatırdığı konuların başında geliyor.

Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp