Hem Yıldırım, hem İmamoğlu trafiğe çözümleri sıralarken bisiklet ulaşımına da değiniyor.
Yıldırım, İstanbul’da 200 km civarındaki bisiklet yolunun bin 86 kilometreye çıkarılacağını söylüyor.
İmamoğlu ise bisikleti İstanbul’da ulaşım sisteminin bir parçası haline getirileceğini, bisiklet yolu ağının toplu taşıma sistemine entegre olacağını belirtiyor.
Belki yanılıyorum ama yerel seçim kampanyalarında bisikletin daha önce gündeme geldiğini hatırlamıyorum.
Demek ki, Avrupa başkentlerinde giderek önem kazanan “bisikletli ulaşım trendi” İstanbul’a bir şekilde ulaşmış.
İBB Başkanlığını kazanacak olan aday eğer kampanyasında sözünü verdiği “bisikletli ulaşımı” hayata geçirmek istiyorsa kapısını çalacağı bir kurum var:
WRI Türkiye Sürdürülebilir Şehirler.
METROBÜSÜN İSİMSİZ KAHRAMANI
Geçenlerde WRI Türkiye Sürdürülebilir Şehirler Direktörü Dr. Güneş Cansız ile sohbetimizde kurumun Türkiye çapında yaptığı bisikletli ulaşım çalışmaları da gündeme geliyor.
Dr. Güneş Cansız
WRI yani Dünya Kaynakları Enstitüsü 1982 yılında kurulmuş, Washington merkezli küresel bir araştırma kuruluşu.
Bilgi üretiyor, bir think tank gibi çalışıyor.
Bu kuruluşun çatısı altındaki WRI Türkiye Sürdürülebilir Şehirler 2002 yılından beri Türkiye’de.
İstanbul’daki ilk projesi ise pek çoğumuzun can simidi olan “metrobüs”.
İstanbulluların ulaşımda vazgeçilmezi haline gelen metrobüs.
İngilizcesi “Bus Rapid Transit” olan metrobüsü WRI’nın ulaşım uzmanları İBB’ye önermiş.
Dr. Güneş Cansız, Türkiye’de aralarında İstanbul, Konya, Bolu, İzmir, Eskişehir’in de olduğu 14 şehre bisiklet, yayalaştırma, metrobüs, yol güvenliği, hava kalitesi, toplu taşıma ve binalarda enerji verimliliği konularında destek verdiklerini anlatıyor.
SÜRDÜRÜLEBİLİR ŞEHİR İÇİN BİSİKLET
Cansız’a göre, Sürdürülebilir Şehir dediğinizde ulaşımın en önemli unsurlarından biri bisiklet.
Ne var ki, bisikletli ulaşımın nasıl daha güvenli hale geleceğine, toplu taşımaya entegrasyonun nasıl olacağına ilişkin ilgili bakanlık (Çevre ve Şehircilik Bakanlığı), belediyelerde ve üniversitelerde henüz yeterince bilgi birikim yok.
Türkiye’de ilk bisiklet yönetmeliği 2015 yılında çıkmış.
Yönetmeliğin hazırlanması için WRI Türkiye yol göstermiş.
Cansız’ın verdiği bilgiye göre, 1 Haziran 2019 tarihinden itibaren, imar uygulaması görmemiş alanlar için hazırlanacak yeni imar planlarında bisiklet yolları ve bisiklet park istasyonları zorunlu hale gelecek.
Bisiklet yolları için İller Bankası, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı teşvikler çıkartılmış ancak belediyelerde konuyla ilgili teknik kapasite hayli eksik.
Bisikletli ulaşım sözü veren İBB adayları kazandıkları takdirde WRI Türkiye Sürdürülebilir Şehirler’in kapısını çalacak demiştim.
Çünkü WRI Türkiye, İstanbul için “Güvenli Bisiklet Uygulama Kılavuzu” hazırladığı gibi her türlü teknik desteği sağlayabilecek tek kurum.
Yerel seçimlerin eli kulağında iken Güney Cansız’dan, kampanyalarda kulağımıza bol bol çalınan “Sürdürülebilir Şehir” kavramına açıklık getirmesini rica ediyorum.
“Bizde “Sürdürülebilir Şehir” kavramı daha çok kentsel gelişim olarak algılanıyor. Yani daha çok bina, daha çok yol. Kaynakların doğru yönetimi, biyo çeşitliliğin korunması, iklim değişikliği, kültürel zenginlik ve en önemlisi insan boyutu gibi şeyler ihmal ediliyor” diyor.
Bu tariften İstanbul’un “Sürdürülebilir Şehir” olup olmadığını siz çıkartın.
