Top
Fatih Çekirge

Fatih Çekirge

fcekirge@hurriyet.com.tr

18/02/2019

Türkiye’nin tarihi sorusu: Tampon bölge mi, güvenli bölge mi?

Suriye’nin kuzeyinde bir “tampon bölge” mi? Yoksa bir “güvenli bölge” mi?

Türkiye hangisini istiyor ve niye?

“Tampon bölge”yle güvenli bölge” arasında ne fark var?

Çok ince ama çok derin bir fark var...

Anlatayım...

GÜVENLİ BÖLGE: Silahlı çatışma dönemlerinde, savaşa katılmayan kişilerin sığınabileceği bölgelerdir. Amacı da güvenli bölgede yaşayanların çatışmaların etkisinden korunmasıdır. Bir yaşam alanıdır. İnsanların orada yaşamaları güvence altındadır.

TAMPON BÖLGE: Düşman devletler arasında kalan bölgedir. Yaşam alanı değildir. Tamamıyla askeri alandır.

Önce şunu söylemeliyim:

YPG bir terör örgütü olduğu için aramızda bir “tampon bölge” hukuken mümkün olamaz. Ne bir devlettir ne de bir askeri güç. Bir terör örgütünün uzantısıdır. Suriye de kendi topraklarına hâkim bir devlet değildir. Sınırımızdaki güç de terör örgütü YPG olduğuna göre tampon bölge hukuken mümkün değildir.

Şimdi sorunun cevabına gelelim...

Hatırlayın...

Irak savaşında ABD, Irak’ın kuzeyinde, sınırımıza doğru bir tampon bölge kurmuştu. Oraya da “çekiç güç” gibi bir kavram getirmişlerdi.

Bizim için uçuşa yasak bölgeydi. 

Bizim askerlerimiz orada bulunamazdı. Hatta İncirlik’ten kalkan ABD savaş uçaklarına bir Türk subayı alarak da “Bize güvenin” mesajı veriyorlardı. Ama o kadar...

Adı tampon bölgeydi.

Peki sonra ne oldu?

Pentagon “tampon bölge”ye CIA ile organize edip ordulaştırdığı peşmergeyi yerleştirdi. 

Hatta orada PKK palazlandırıldı. PKK’ya havadan atılan yardım çuvalları o dönemin raporlarındadır.

Devamla...

Bizim sınırlarımızdan geçip bilinmeyen bir yere giden yüzlerce beyaz jeep içindeki peşmergeler böyle eğitildi.

Bir kısmı Ürdün sınırından geçen 10 bin peşmerge... 

Sonuçta “tampon bölge” zamanla Kuzey Irak Otonom Kürt Yönetimi oldu.

“Aşiret lideri” diye eleştirilen Talabani ve Barzani -ki o dönem yurtdışına çıkmak için Türk pasaportu kullanıyorlardı- devlet protokolüne girdiler

Erbil’de üniversiteler kuruldu. Yollar yapıldı. Erbil’e İncirlik’ten daha büyük bir havaalanı yapıldı.

Merkez bankalarını kurdular.

Peki bu işleri kim yaptı biliyor musunuz?

Tamamını Türk müteahhitler... Yani onu da bize yaptırttılar...

Şimdi devletleşme için referandum istiyorlar.

GÜVENLİ BÖLGE

“Güvenli bölge” ise Kuzey Irak’taki “tampon bölge”den çok farklıdır.

Çünkü güvenli bölgede Türk askerleri güvenliği sağlayacak bir güç olarak bulunacaktır. Yani Türkiye’nin bilgisi dışında bir oluşuma izin verilmeyecektir. 

Yani endişe şu:

Pentagon acaba bizi içine sokmadığı bir tampon bölgede, Kuzey Irak’ta olduğu gibi Suriye’de de YPG için bir “kukla otonom” yapı mı planlıyor?

Özetle...

“Tampon bölge” eğer içinde yoksak, bizim için bir “kör bölge”dir...

“Güvenli bölge” ise içinde olduğumuz, her gelişmeyi otorite olarak paylaştığımız bir bölgedir...

Yani...

“Tampon bölge” Kuzey Irak’taki benzeri gibi Suriye’de bir “kanton ordu” hazırlığı mıdır?

Bu da sanki “eski ve tozlu bir Pentagon planı”nın Suriye versiyonu gibi gözüküyor.

İşte Türkiye bunu kabul etmiyor.

Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp