Yazdığım yazının başlığı şöyleydi:
“Harley Quinn tarzı kadın enerjisini ‘demir lady’ soğukluğuna tercih ederim...”
Bence ‘demir lady’ modeli Thatcher’la birlikte bitti. ‘Harley Quinn’ tarzı daha yırtıcı, daha kadınsı ve daha etkili.
Erkeği erkek gibi değil kadın gibi yenmeli.”
Evet böyle yazdım...
Cosmopolitan’ın ekim sayısı 1 Ekim günü yayınlandı.
O günü 2 Ekim sabahına bağlayan gece “Birds of Prey” filminin ilk tanıtım filmleri yayınlandı.
Filmin ana kahramanı, daha önce “Suicide Squad” filminde gördüğümüz “Harley Quinn” karakteriydi.
Yani kötü “Joker”in sevgilisi... Onun için cinayet işleyen bir kadın...
*
Karakterin yaratıcılarından Stjepan Sejic onu şöyle anlatıyor:
“Harley Quinn ilk cinayetini erkeğini korumak için işledi. İkincisini kendini korumak için... Üçüncüsünü ise erkeğinin gözüne girmek için...”
*
Ancak bu filmde “Harley Quinn” artık “Joker”den ayrılıyor ve “Emancipation”, (kadınların topluma katılması) hareketinin öncülüğünü yapmaya başlıyor. Yani benim Cosmopolitan dergisine söylediğim şeyler yeni “Harley Quinn” karakterinin yeni çizgisi haline gelmiş.
*
Evet aynı görüşümü şimdi daha güçlü şekilde söylüyorum.
Yirmi birinci yüzyıl tarihini erkek gibi kadınlar değil, kadın gibi kadınlar yazacak.
Nitekim daha dün sabahtan itibaren sosyologlar da bu karakter üzerine konuşmaya başladı. Önümüzdeki günlerde “MeToo” hareketinin sembolü “Harley Quinn” olacaktır. Ve sinemada onu canlandıran Margot Robbie de benim yeni idolüm...
*
Yine önümüzdeki günlerde insanların, tabii ki benim üzerimde de “Harley Quinn” desenli tişörtler görürseniz hiç şaşırmayın... Zaten filmin yapımcısı DC Comics de büyük bir kampanyaya hazırlanıyor.
*
Kısaca “demir lady” öldü...
Yaşasın kadın gibi kadın “Harley Quinn”...
BU KADIN BANA 1980’LERİN O ŞARKISINI HATIRLATIYOR
Harley Quinn karakteri bana 1980’lerin harika kızı Cyndi Lauper’ı hatırlatıyor.
Özellikle de onun “Girls Just Want To Have Fun” şarkısını...
“Kızlar sadece eğlenmek istiyor” diyen bu şarkı, tanıdığım birçok kadının “Emancipation” ve biraz da erkeklere nanik yapma şarkısıdır.
“Birds of Prey” filmi 2 Şubat 2020’de gösterime giriyor.
O güne kadar bu şarkıyı bol bol dinleyeceğim.
BU ÜLKEDE BİR OYUM VARSA DİYORUM Kİ: ORAYA GİRMEYİN
Evet Fırat’ın doğusu benim için de bir güvenlik meselesi...
Evet, ben de Suriye’nin bütünlüğünü savunuyorum.
*
Tabii ki ben de ordumuzun yanındayım.
Tabii ki karar alınırsa ben de o kararı savunurum.
*
Ama cebinde Türkiye Cumhuriyeti kimliği taşıyan bir vatandaş olarak bir oyum varsa...
İşte onu açıklıyorum.
*
Oraya girmeyelim.
Oraya girmek kolaydır...
Çıkmak bazen felaket olabilir.
Ve bunu dünyaya asla anlatamayız.
Arap ve Müslümanlar da dahil bütün dünyayı karşımızda buluruz.
*
Ne mi yapalım...
Ordu ile değil, diplomasi ile girelim...
BAZI ERGENEKON MAĞDURLARI KİNDARLAŞTI, İNTİKAMCI OLDU
NAGEHAN Alçı’ya karşı yürütülen kampanyaya bakıyorum.
İki tür insan daha ön planda...
Bazı milliyetçi görüş sahipleri... Bazı Ergenekon mağdurları...
*
İki taraf da aynı ölçüde acımasız ve fanatik biçimde saldırıyor.
Tamam ben de kabul ediyorum.
Ergenekon kumpası sırasında birçok insan ağır mağduriyet yaşadı...
Hapislerde yattı... Hayatını kaybedenler oldu.
Ama hepsi hapisten bu kadar intikamcı ve kindar duygularla çıkmadı.
*
Benim görüşüm şu.
Geçmişe yönelik kinleri taşımak kimseye yarar sağlamaz.
Haksızlıklara, gaddarlıklara, vicdansızlıklara karşı çıkarken geçmişe bir çizgi çekmekte hepimiz için yarar var.
*
Milletçe şunu çok açıkça gördük.
Kindarlık kindarlığı, intikam intikamı, kan davası kan davasını getiriyor.
SOĞUK DÖPİYES VE CEKET PANTOLON TAKIMLAR ÇÖPE
Kadın yöneticilerin enerjisinde, hepsinde değil ama bazılarında gördüğüm bir özellik var. İş rekabeti içinde başarının yolunu erkek gibi davranmakta görüyorlar.
Soğuk döpiyesler, pantolon-ceket takımlar, soğuk makyajlar... Bence bunlar artık geride kaldı...
SİZCE DE ‘DİŞİL’ VE ‘ERİL’ KELİMELERİ SUNİ DEĞİL Mİ
COSMOPOLITAN dergisine yazdığım yazıda şunu söyledim: “Bu ‘eril’ ve ‘dişil’ kelimelerinden hiç hazzetmiyorum. Son derece suni ve araya yüksek duvarlar çeken soğuk kavramlar bunlar. Bu meseleyi bildiğimiz daha sıcak kavramlarla konuşmayı tercih ederim. Yani erkek ve kadın enerjisi.”
Konuyu kadın ve erkek diye konuştuğumuz zaman sanki daha kolay anlaşacağız gibi geliyor bana.
HİÇBİR İNSANIN TAKLİT EDEMEYECEĞİ BİR BAKIŞ
Kesinlikle günün
fotoğrafı bu...
Kayseri’de ölmüş annesini emmeye çalışırken bulunan bir sıpa İstanbul’a getirilip bir çiftlikte korumaya alınmış.
Sezen Aksu da gidip ziyaret etmiş.
Küçücük masum bir “Shrek”...
Bir sıpa bakışı insana bu kadar mı çok şey anlatır...
Bir canlı bu kadar mı güzel bakar...
*
İşte size hiçbir insanın taklit edemeyeceği bir şey...
Sıpa bakışı...
Yeni “Lion King” filminde hayvan mimikleri iyice mükemmelleştirildi ve onlara biraz insani hava verilmeye başlandı.
Çünkü insanoğlunun mimiklerinde hayvanlardan alacağı çok büyük bir samimiyet dersi var.
