Top
Dr.Başak Demiriz

Dr.Başak Demiriz

info@basakdemiriz.com

20/05/2017

Değismek her yasta mümkün yeter ki isteyin

 - Danışan: Benim, gelinimle sorunum var ama onu size getiremeyeceğim için ben gelmeye karar verdim. Oğlumun, gelinimle aramızdaki çatışmalar yüzünden mutsuz olmasını istemiyorum. Sorunumuzun nereden kaynaklandığını tam olarak bilmiyorum ama benden, davranışlarımdan, bakış açımdan kaynaklanıyorsa değişime hazırım. Söylediğim gibi, oğlumu üzmek istemiyorum. Ayrıca gelinimle anlaşamamayı kendime de yakıştıramıyorum. Bir yandan da korkuyorum, 70 yaşındayım, insan bu yaştan sonra değişebilir mi?
- Dr. Başak: Elbette değişebilir. Değişmek istediğiniz her yaşta değişebilirsiniz. İnsanların gelişebildiğine, değişebildiğine, öğrenebildiğine inancımız olmasaydı, psikoterapiye de inancımız olmazdı.
- Danışan: Bize yanlış öğretilmiş demek, beynimize kazınmış: “İnsan 7’sinde neyse 70’inde de odur.” Ayrıca, insanın bir tarzı olmalı, inançları, duruşu olmalı, bu yaşta bunları değiştirmek doğru mu?
- Dr. Başak: “Değişim” kötü bir kavram olarak algılanmamalı. Tam tersine adaptasyon, hoşgörü, özgürlük, esneklik olarak algılanmalı. Değişim sizi hem özgürleştirir hem de daha esnek kılar. İsteklerinizi değiştirmeye, fikir değiştirmeye, vazgeçmeye, eskiden sevdiğiniz şeyleri sevmemeye, sevmediklerinizi de sevmeye hakkınız var. Sanki hakkımız yokmuş gibi düşündüğümüzde daha büyük sorunlar çıkıyor. Örneğin, “hayatta yapmam” dediğiniz bir şey için belki artık daha farklı bir bakış açısına sahip olmuşsunuzdur ve artık yapabileceğinizi düşünüyorsunuzdur, o zaman neden yapmayasınız?

GELİNİMİN TAVIRLARINA UYUM SAĞLAMALIYIM

- Danışan: Buna çok uygun bir örneğim var. Hayatta evde hayvan beslemem diyordum, şimdi torunumun kedisini, onlar seyahate gittikçe almak zorunda kalıyorum. İlk başlarda çok sinirleniyordum, şimdi bir yere gitseler de kediyi bana bıraksalar diye bekliyorum. Demek insan değişebiliyor gerçekten. Bazen de insan utanıyor ama... Sanki “tükürdüğünü yalamak” gibi olmuyor mu?
- Dr. Başak: Bu tamamen olaya nasıl baktığınızla alakalı. Yaşadığımız olayları, ilişkileri, yaptıklarımızı her an değerlendiriyor, yorumluyor, onlara kendi kurallarımızı uyguluyor ve kendi anlamlarımızı yüklüyoruz. Bu anlamlar, yorumlar ise inançlarımızdan, öğrendiklerimizden kaynaklanıyor ve onları “iyi”, “kötü”, “güzel”, “çirkin”, “doğru”, “yanlış” gibi kategorilere yerleştiriyoruz. Kendi kalıplarımıza, inançlarımıza uyduğunda mutlu, huzurlu, uymadığında ise huzursuz, rahatsız, sinirli oluyoruz.
- Danışan: Çocukluktan beri edindiğimiz prensipleri, inançlarımızı, kurallarımızı değiştirmemiz zor değil mi?
- Dr. Başak: Zor ama imkansız değil. Zaman ve çaba ister. Biz istedikten sonra her şey mümkün.
Eğer bizi rahatsız eden ilişkiler ve ortamlar içinde kendimizi buluyorsak, bizim isteklerimiz ve davranışlarımızla karşımızdakilerin istekleri ve davranışları arasında uyumsuzluk yaşıyorsak, bunun nereden kaynaklandığına bakmak gerek. Yani bizim kurallarımız, beklentilerimiz mi çok katı, yoksa durumlar ve kişiler kaldıramayacağımız kadar “kötü” mü?
- Danışan: Kaldıramayacağım kadar kötü demek biraz haksızlık olur sanırım. Hele kaldıramayanın bir tek ben olduğumu fark edince durumun rengi biraz değişiyor tabii. Belki de bu nedenle geldim size, gelinimin değişik davranışlarına uyum sağlamam gerektiğini fark ettim sanırım. Belki de ben biraz fazla kuralcıyım. Ama onun kurallarına uymak, onun istediği gibi davranmak da ağırıma gidiyor ne yalan söyleyeyim.

KURALLARA BAKIŞ AÇIMIZ DEĞİŞEBİLİR

- Dr. Başak: Kurallarımıza ve olaylara bakış açımız da değişebilir. “Bu yaştan sonra bana istediklerini yaptırıyorlar” diye düşünürseniz, kızgınlık hissedebilirsiniz, oysa “Hayatta her şeye uyum sağlayabiliyorum, etrafımdaki değişime ayak uydurabiliyorum, hoşgörülü bir insanım” diye düşündüğünüzde huzur ve gurur duyabilirsiniz.
- Danışan: Bu kadar bilge olabilmek isterdim! Geniş yürekli olmak gerek.
- Dr. Başak: Bugün buraya gelerek değişim için adım attığınıza göre zaten bilge ve geniş yüreklisiniz. Ne yapmanız gerektiğinin de farkındasınız, sadece içinizden “cılız” bir ses geliyordu: “Değişmeli misin? Emin misin değişmek istediğine?” Belki şimdi içinizdeki o kaygılı sesi değerlendirerek, kaygılanacak bir durum olmadığını biraz netleştirmiş olduk.
- Danışan: Evet, çok doğru tespit ettiniz, şimdi siz söyleyince yaşadığım şeyin kaygı olduğunu anladım. Değişmek isteyerek doğru mu yapıyorum, bu yaştan sonra kendime aykırı şeyler yapmak ne kadar doğru, kurallarım, prensiplerim ne olacak, ben mi değişmeliyim onlar mı, emin olamıyor, farkına bile varmadan kaygı ve huzursuzluk yaşıyordum. Hatta bu değişime beni iten gelinime de gereğinden fazla kızıyor olmam, onun yanında huzursuzlanmam da sanırım içimdeki bu gelgitler yüzünden. Bunları fark etmek de bana çok iyi geldi.

DEĞİŞİM NEDEN GEREKLi

- Dr. Başak: Değişimin, gelişimin, mutluluğumuz ve huzurumuz için ne kadar gerekli olduğunu Amerikalı aile terapisti Virginia Satir çok güzel özetliyor:
◊ Hepimizin gelişmek ve sorunlarla başa çıkabilmek için gerekli içsel kaynakları vardır.
◊ İnsanlar ve aileler değişebilir. Dıştan değişim sınırlı olsa bile içten değişim mümkündür.
◊ İnsanlar bildikleri ölçüde ellerinden gelenin en iyisini yaparlar. Daha iyisini öğrenince, daha iyiyi uygularlar.
◊ Geçmişteki olayları değiştiremeyiz ama üzerimizdeki etkilerini değiştirebiliriz.
◊ İnsanlar benzerlikleri üstüne bağlantı kurar, farklılıkları üstüne de gelişirler.
◊ Aile bir sistemdir ve bu nedenle her şey ve herkes, her şey ve herkesi etkiler.
◊ İnsanlar genelde içine doğdukları ailede gördüklerini, işlevsel olmasa da tekrarlarlar.
◊ Umut değişimin en önemli parçasıdır.
◊ Çoğu kişi özellikle stresli zamanlarda, alışılmış olanı rahatlığa yeğler.
◊ Hepimizin seçenekleri vardır. Eğer bedenimize iyi bakacak, duygusal dünyamızı doyuracak, çevremizden ve sosyal ilişkilerimizden tatmin olacak, manevi dünyamızı besleyecek şekilde bilinçli seçimler yaparsak mutlu olabiliriz.
◊ Mutlu olmak bir seçimdir.

NOT: Psikoterapi diyalogları, psikoterapi sürecinde kullanılan yöntemlere örnek oluşturmak amacıyla yaratılmıştır. İçeriği psikolojideki bilimsel gelişmelere paralel olmakla beraber genel bilgilendirme ve tavsiye niteliğindedir.

Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp