Top
Cengiz Semercioğlu

Cengiz Semercioğlu

csemercioglu@hurriyet.com.tr

16/01/2019

Disney’in kadınları başkaldırdı


Kız çocuklarının bilinçaltına yanlış mesajlar verdiği için de sürekli eleştirildi...
Kadınların dünyadaki başkaldırışının en önemli simgelerinden biri, son 10-15 yılda Disney’in kadın karakterlerinin değişmesidir...
Dünyayı kadınlar kurtaracak, erkeklerin kurtaramadığını tam tersine her şeyi berbat etiklerini gördük zaten.
Disney animasyonlarında çıtkırıldım prenseslerinin yerini son yıllarda Brave, Mulan, Moana gibi kendi işini kendi gören, özgüvenli, güçlü kadın karakter almaya başladı. Hafta sonu çocuklarla sinemaya gidip izlediğimiz “Oyunbozan Ralph 2”de bu değişimin altı çok güzel çizilmişti...
Ralph güçlü kuvvetli bir eski dönem oyun karakteri.
Yeni dönem oyun karakterleriyle karşılaştığında, “Vaay ne güzelsin, piksellerin harika” falan diyor.
İşte eski oyun karakterleri bu filmde wi-fi’yla tanışıyorlar ve yeni dönem oyunların dünyasına gidiyorlar.
Bizim sarsak Ralph’in hayatını kurtaranlar kim peki... Pamuk Prenses, Cinderella, Rapunzel gibi Disney’in klasik prensesleri.
İlk kez bu filmde kabarık prenses elbiselerini çıkarıp, tişört-kot, şort giyiyorlar, “Bunlar ne kadar güzel kıyafetlermiş” diyorlar.
Sonra da, “Bakın güçlü erkeğin yardıma ihtiyacı varmış” diyerek Ralph’i hayata döndürüyorlar...
Üstelik de kaba saba Ralph’i bir kurbağaya öptürerek.
Çocuklarla çok eğlendik biz bu çizgi filmde...
Disney yıllarca verdiği, “Yakışıklı prensesini bul evlen mutlu ol” alt metnini ters yüz etmiş durumda artık.
Kadınların gücü animasyonları da ele geçirdi...
Kaslı, yapılı erkekleri alt ederek üstelik...

Disney’in kadınları başkaldırdı

Yeni balıkçımız...

Cihangir’de yeni bir balıkçımız daha oldu: Arşipel...
Charter Pub’ın en üst katında bir yanı tarihi yarımada diğer yanı Kız Kulesi manzaralı bir mekan...
Hazine ve Charter’dan sonra Tayfun Topal’ın bizim semte kazandırdığı üçüncü yer burası.
Karnımız aç da değildi ama eve doğru giderken yol üstünde hadi bir uğrayıp bakalım diye girdik.
Günlük 8 çeşit meze çıkıyor...
Ortada büyükçe sobada ister demlenen çaydan al, ister kestane pişir...
İster kendi ekmeğini kızart...
Tok ağırlamak zordur ama ona rağmen iki ara sıcağa bayıldım...
Kalamar yahni, ahtapot kokoreç...
Gittiğinizde mutlaka bunları sipariş edin, bir de finalde çift taraflı pişmiş cevizli kadayıfı...
Çok çıtır değil, tam anne usulü...
Üzerinde eritilmiş kaymak var.
Yeni yapılan binanın terasında, 80 kişilik kapasitesiyle butik, lezzetli bir mahalle balıkçısı olmuş Arşipel...

İtiraz Et...

Nusret’ten sonra sonu et’le biten steakhouse patlaması yaşandı ülkede...
ElbET... MestET... ZiyafET... ScarlET... LetafET diye gidiyor etçilerimiz...
Adının sonu et’le biten herkes etçi oldu: İsmET... AhmET... NecdET bile var...
Şu gözler CennET bile gördü, o derece yani...
Akmerkez’in yanındaki yoldan çıkarken karşı duvara asılmış büyükçe bir afiş gördüm...
Kocaman “İtiraz Et” yazıyordu...
Yok artık bu kadarı da olmaz, yeni bir et’çi mi açıldı diye düşünüyordum ki dikkatli bakınca fark ettim...
Cumhur İttifakı’nın Beşiktaş Belediye Başkan Adayı Serkan Toper’in seçim sloganıymış bu:
“İtiraz Et Beşiktaş” diyor...
Ama memlekette bu kadar sonu et’le biten etçi olunca İtiraz Et’in ilk çağrışımı da böyle oluyor işte...

Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp