Top
Ayşegül Domaniç Yelçe

Ayşegül Domaniç Yelçe

yelcester@gmail.com

05/11/2019

“Tek Tıp Tek Sağlık”

“Tek Sağlık”; bulaşıcı hastalıklara odaklanan, toplum sağlığına insan, hayvan ve çevre ilişkileri bağlamında bakan bir yaklaşım. Bugün tüm dünyada bilimsel otoritelerce gündeme getirilen “Tek Sağlık Konsepti”, hastalık epidemiyoloji* bağlamında insanlara bilinç kazandırmayı ve halk sağlığının kalitesini iyileştirmek için koruyucu stratejiler geliştirmeyi amaçlıyor.

Hayvan sağlığının global önemi ve insan ile hayvan sağlığı arasındaki doğrudan bağlantı insan hastalıklarının çoğunun hayvan kaynaklı olduğu gerçeğini destekliyor. “Tek Sağlık”; hayvanlardan insanlara bulaşabilen, yalnızca veteriner hekimleri, tıp doktorlarını ve diğer sağlık personelini değil, aynı zamanda hayvanlardan insanlara bulaşabilen ve halk sağlığını tehdit eden bulaşıcı hastalıkların kontrolünü de içeren bir kavram.

Yerel, ülkesel ve global olarak çalışan değişik disiplinlerin işbirliği sonucunda giderek önem kazanan “Tek Dünya Tek Sağlık” yaklaşımı; 2007 yılında Amerikan Veteriner Hekimleri Birliği ile Amerikan Tabipleri Birliği tarafından kabul edilmiş, Avrupa Veteriner Hekimleri Federasyonu tarafından da benimsenmiş bulunuyor. Artık tüm dünyada kabul görmüş olan “Tek Sağlık” yaklaşımının temeli hayvan, insan ve çevre sağlığı alanında çalışan tüm meslek gruplarının işbirliği içinde olmasına dayanıyor. Bir süreden beri de 3 Kasım tarihi her yıl “Dünya Tek Sağlık Günü” olarak anılıyor.

İnsanlar ve hayvanların doğanın vazgeçilmez parçaları olduğunu unutmamalıyız. İnsan nüfusunun önemli bir kısmı; meslekleri gereği, yaşadıkları yerlerin coğrafi konumu ya da ülkelerin kültürlerine göre değişik aralıklarla hayvanlarla veya hayvansal ürünlerle yakın temasta bulunuyorlar. Kentsel yaşamda evde beslenen evcil hayvanlar ile kırsal kesimde büyükbaş veya küçükbaş hayvanlar insanlarla iç içe yaşıyorlar. Hayvansal gıdaların elde edilmesi, hazırlanması, paketlenmesi, depolanması ve dağıtılmasına kadar insan unsuru ön plana çıkıyor. Zira süt ve süt ürünleri, et ve et ürünleri yaşamamız için vazgeçilemez gıdalar.

Zoonotik hastalıklar ülkemizde ve tüm dünyada yaygın olarak görülen bir hastalık grubunun adı. Zoonoz hastalık da denilen bu hastalıklar Dünya Sağlık Örgütü tarafından, doğal koşullarda insanların ve hayvanların birbirine bulaşan hastalığı olarak tanımlanıyor. Bu tanımdan da anlaşıldığı gibi Zoonoz hastalığında hem insanlar hem de hayvanlar birbirlerine hastalık bulaştırabiliyor. Zoonozlar bir taraftan hayvan sağlığını etkileyerek hayvan ölümlerine ve ekonomik kayıplara yol açarken, diğer taraftan da insanlarda hastalığa sebep vererek önemli bir halk sağlığı sorunu oluşturuyor.

Sağlık Bakanlığı “Tek Sağlık” yaklaşımı doğrultusunda, Tarım ve Orman Bakanlığı ile birlikte, multidisipliner bir çalışmayı hedefleyen “Türkiye Zoonotik Hastalıklar Milli Komitesi Protokolü”nü hazırlamış ve yürürlüğe koymuş bulunuyor. Türkiye Zoonotik Hastalıklar Milli

Komitesi öncülüğünde, konusunda uzman akademisyenler ile ilgili tüm kurum ve kuruluşların uzman temsilcilerinden oluşan Zoonotik Hastalıklar Alt Kurulları oluşturulmuş, bu alt kurullar çalışmalarını tamamlamış ve “Türkiye Zoonotik Hastalıklar Eylem Planı, 2019-2023” ortaya konulmuş durumda.

Bu yıl da 3 Kasım Dünya Tek Sağlık Günü, tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de çeşitli etkinliklerle anıldı. Bu özel gün vesilesiyle bir duyuru yayınlayan Aydın Veteriner Hekimleri Odası Başkanı Cemil Şahin; “Tıp bir bütündür, tıbbın bölünmesi, ayrılması ve parçalanması dünya sağlığını ciddi anlamda uçuruma sürükler. Nesillerimize daha sağlıklı bir dünya bırakmak istiyorsak bunun teminatı ve sigortası ‘Tek Tıp Tek Sağlık’ kavramının radikal anlamda hayata geçirilmesidir.” diyerek dile getirdi konu ile ilgili düşüncelerini.

Koyu bir hayvansever ve iki yaşında şirin mi şirin bir kedi sahibi olarak Sn. Şahin’in söylediklerine katılıyorum. Zira akşam sevgili kedim Oğluş ile yatıp, sabah yine onunla kalkıyorum. Yani onun sağlığı beni, benim sağlığım da onu yakından ilgilendiriyor.

Son olarak eklemek istediğim bir şey daha var: Unutmamalıyız ki aşı, düzenli kontrol, sık el yıkamak ve hijyenik kurallara uyum tüm bu gibi hastalıklardan korunabilmenin ilk şartı.

Engellerimizi hissettirmeyecek engelsiz bir yaşam dileği ile…

*Epidemiyoloji toplumdaki hastalık, kaza ve sağlık ile ilgili durumların dağılımını görülme sıklıklarını ve bunları etkileyen belirteçleri inceleyen bir tıp bilimi dalı. Sağlığı geliştirmek ve hastalıkları azaltmak için sağlık bilgilerini toplamak, yorumlamak ve kullanmak bu bilim dalının amaçları arasında yer alıyor.

Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp