Top
Serdar Ali Çelikler

Serdar Ali Çelikler

serdarc@htgazete.com.tr

18/09/2022

'Kazanan' kimliği geri geliyor

İsimlere takılmaya gerek yok. Kişileri değil olguları tartışmayı seçtim hep. Fenerbahçe benim çocukluğumda "kazanan" bir takımdı.

Işıl ışıldı. Kavgası da kazanımı da büyüktü. Takım da futbolu buna göre oynardı. İlk devresi 4-0 kazanılan bir maçın 2. devresinde gol atılamadı diye ıslıklanan takımları oldu.

Bu takıma yıllar içerisinde 'denge' - 'merkez' - 'topun kıymetini bilen oyuncu' - 'pas oyunu' falan gibi tanımlamalarla vasatizm gömleği giydirildi. Zaten 3 Temmuz ile "Bütün limanları/kaleleri zapt edilmiş" hale getirilen kulüp; futbol takımı özelinde ciddi bir kimlik bunalımına girdi. Bu takımın yapısına, karakterine tarihine hiç uymayan mıymıntı langırt futbol zihniyeti egemen oldu. Senden bana benden bizim oğlana top çevirmesi modern futbol diye yutturulmaya çalışıldı. Bu vasat / korkak / istifhamlı tavır takım özelinden kulüp geneline yayıldı. Berbat kadro seçimleri, rezil bir arogan Fransız'ın eline düşen transfer faciaları, eksik kadrolarla yüksek hedeflere koşması beklenen teknik adamlar derken, zaman içerisinde yavaş yavaş kadro toparlandı.

Belözoğlu döneminde yerli kalitesi arttı, Vitor Pereira döneminde ise yabancı kalitesi. Nihayet bu sezon 'süper' olmasa da yeterli düzey kalitesi bulunan kadroya dünya çapında bir hoca getirildi. Nitekim o hoca aslında ben ve benim gibilerin yıllardır söylediği "Bu futbol değil, mıymıntılık" dediğimiz oyunu çöpe attı. Tempo nedir, önde basma nedir, rakibi çıkartmama nedir, takım boyunu 30 metreye düşürmek nedir gösterdi.

Çok eksiklikleri var. Kalite artırılabilir. 30 metreye düşürülen takım mesafesinin doğal sonucu olarak bazen arka alan boş kalıyor, bu dezavantajı giderebilecek hızda stoperler ve oyin bilgisi yüksek bir kaleci olmayabilir. Ön alanda bir tık daha yüksek kalite forvetler olabilir. Bu eksiklikler vardır ve tartışılacaktır da. Ama tempoya, bir bütün halinde hareket etmeye, iştaha, oynadıkları oyundan keyif almaya kimse bir şey diyemez. Fenerbahçe'nin tarihsel kimliğine yakışır oyun budur. Jesus ve bu tavırdan artık vazgeçilmemelidir. Vasatizm gömleği bir daha giyilmemek üzere yırtılıp atılmalıdır.

Ha maç mı? Eskiden penaltı kaçıran Fenerbahçe puan kaybederdi. Şimdi 1 dakika sonra gol atıyor. 5-0 iken top çevirirlerdi artık hala basmaya çalışıyorlar. Eskiden 3 dakika erken oyundan alınsa surat savat yapacak isimler imkansız topların peşinden koşuyor.

İşte bunun sebebi pozitit enerji. Siz kimliğinize uygun hareket eder, pozitif futbol oynamaya çalışıp pozitif düşünürseniz kimliğinizden doğan etmenler de evren de futbol şansı da Allah da sizin yanınızda olur.

Oyunun eleştirilecek ya da övülecek kısımlarını diğer meslektaşlarım yapmışlardır. Ben yeniden geri kazanılmaya başlanan ve umarım yarıda kalmayacak olan kimliğin geri kazanılması ile ilgiliyim.

Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp