Top
Abdurrahman Yıldırım

Abdurrahman Yıldırım

ayildirim@htgazete.com.tr

19/02/2019

Yeniden keşfedilen bu üründen para kazanamadım yok

Geçmişte geçim kaynağıydı, bir ara unuttuk ama dünya ile yeniden keşfediyoruz. Keşif öncesinde bile yılda 5.5 milyon dolarlık ithal ettik. Dünyada kullanım alanı hızla büyüyor. İhracat olanakları da var

Ülkemizin geleneksel ürünlerinden keneviri yıllardır unutmuştuk. Üretimi yok olmak üzereyken Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın öncülüğünde yeniden gündeme geldi. Cumhurbaşkanı Erdoğan “Kenevir tarımını ve üretimini artırırken aynı şekilde sanayisinin de kurulmasına öncelik vereceğiz” dedi.

Üretiminin artırılması kolay.

-Çünkü kenevir veya kendir yetiştirmenin çiftçiye maliyeti düşük. Sezonluk bir ürün. Sadece ekilecek ve 3-4 ay sonra da biçilip hasat edilecek. Sulama derdi yok, az bir gübreyle yetişiyor. Pazarı ve alıcısı da var.

ÜRETİMİ KOLAY, ÜRETİMİN MALİYETİ DÜŞÜK

-Bütün bu işlemlerden önce tek bir yapılacak iş var. O da Tarım İlçe ve İl Müdürlükleri’ne giderek kenevir ekeceğini ve ekilecek alanın büyüklüğünü bildirmek. Kontrol ve denetim açısından bu gerekli. Kontrolü ve denetimi yapacak olan da güvenlik güçleri ki, kırsal alanlar genelde jandarmanın sorumluluğunda.

-Hasat sonrası ise elde edilen ürünü çalınma riskine karşı evde bekletmemek ve getirip alıcıya satmak gerekiyor. Alım ve satım da belgeli ve miktarı tam yansıtmalı.

-Çünkü bu üretim kontrollü bir üretim. Bir sene sonra, iki sene sonra herhangi birinin uyuşturucu soruşturmasında ürünlerin ne yapıldığı herkese sorulabilir. Keneviri sattığınızı veya kullanım alanınızı en kolay ve kesin ispatlayacağınız şey ise kayıt belgeleri.

-Bu açıdan Tarım Müdürlüklerine bildirimin yanı sıra tedbir amaçlı olarak tarlanın ekim aşaması ve biçim aşamasındaki fotoğrafını da çekip birkaç yıl saklamakta fayda olabilir. Aynı şekilde satış belgelerini 5 yıllığına saklamak gerekli.

-Kayıtlı çalışmaya alışanlar için, kenevir üretiminin hiç bir sıkıntısı ve sakıncası yok.  

Bu açıdan bakınca Türkiye’de üretimin artması için sadece farkındalık olması gerekiyor, o kadar.

TÜRKİYE’DE PAZARI VAR

 - Bitkinin aslında belli bir kullanım alanı zaten var. Çünkü Türkiye kenevir üretimini terk etmesine etmiş ama halen yılda yaklaşık 5-5.5 milyon dolarlık ithalat yapıyor. TÜİK verilerine göre 2018 yılında ithal edilen kenevir ve keten maddeleri 1.826 tona çıktı. Bunun da ederi 5.5 milyon dolara ulaştı. Bitişikte yer alan tablodan görülebileceği gibi, geçmiş yıllara ait rakamlar da yine civarında gerçekleşti.

 

-Kıtıklar, döküntüler, yarı işlenmiş veya işlenmemiş halde ithal edilen keten, ağırlıklı olarak gıda sanayinde ve tekstilde kullanılıyor.

-Geçmişte kumaş, iplik, ip, halat üretiminde kullanılan kenevirin günümüzde çok daha geniş kullanım alanları ortaya çıktı. Binalarda tuğla ve otomobillerde kaporta yeni ve yaygın kullanım alanlarından. İlaç ve sağlık da yine kullanım alanına girdi. Kumaş, iplik, ip ve halat üretimi ise klasikleşen kullanım alanlarından.

DÜNYA PAZARI DA HIZLA BÜYÜYOR

-Kullanım alanının genişlemesiyle birlikte dünyada da kenevir üretiminin artırılmasına yönelik ciddi bir farkındalık oluştu ve bu konuda çalışmalar yapılıyor. Yani ürünün geleceği var.

Dünya kenevir piyasasının geçen yıl itibariyle 12 milyar doların üzerine çıktığı, gelecek yıl 20 milyar doları geçeceği ve 4 yıl sonra da 35 milyar doları bulacağı tahmin ediliyor.

-Üretilen keneviri isteyen yurtiçine isteyen yurtdışına satar.  Üretim alanı genişleyen ve üretimi ekonomik olan bu tarımsal ürünün kullanımı geçmişte yaygındı ve çiftçisine iyi geçim sağlıyordu. Kullanım alanının genişlemesi ve yeniden keşfedilmesiyle gelecekte de iyi ekmek yenilecek gibi.

 

Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp