Top
Abdurrahman Yıldırım

Abdurrahman Yıldırım

ayildirim@htgazete.com.tr

15/09/2020

Borsada kısa vade tuzağı

Yılın 8 aylık döneminde yarım milyonu bulan yeni yatırımcının borsaya gelmesi sermaye piyasasına çıkan bir piyangodur. Çünkü piyasanın tasarlayarak, hazırlık yaparak, çalışarak getirdiği müşteriler değildir.

-Yeni yatırımcılar, negatif faizden kaçarken ve karantina altında işten güçten kesilmişken, parayı değerlendirme güdüsüyle borsayı bulmuş veya yönlendirilmiş bir kitledir. Sosyal medyada örgütlenen, gruplar halinde hareket eden, manipülatif işlemlere de açık bu yeni kitle ile borsanın hisse senedi müşteri sayısı 8 ayda yüzde 41 artışla 1.7 milyonu buldu.

-Yabancı yatırımcı ayağı zayıflarken, yerli yatırımcı güçlenmesi bu dönemde borsaya çok kritik bir destek verdi. Muhtemelen bir fiyat çöküşünü veya daha keskin bir düşüşü önledi.

1 AYDA KAZANÇ MI OLUR?

-Yeni gelen bu kitle ile hisse senedi piyasası büyüdü ve genişledi. Doğal olarak da piyasanın ağırlaşması, oynaklığını azaltması ve olgunlaşması gerekir. Yatırımcılar hazır bulundu ama onların kalıcı müşteri haline getirilmesi, piyasayla uyumlaştırılması, sermaye piyasası kültürünün ve finansal okur yazarlığının artırılması büyük bir çalışmayı, hazırlığı ve deneyimi gerektiriyor.

-Bu kadar büyük kitle bir aylık yatırım vadesiyle ralli yapmayan bir piyasada para kazanamaz. Bir piyasa da sürekli ralli yapamaz. Bizim borsanın son yıllardaki genel seyri ise yatay dalgalı olarak tanımlanabilir.

BORSA YERLİYE KALIRSA NE OLUR?

-Bu durumda hisse senedinde son 20 yılın ortalama 32 günlük elde tutma süresi mutlaka uzatılmalı, bunun yolları ve araçları bulunmalı. Yoksa ortalama bir aylık vadeyle uzun vadeli bir piyasa olan sermaye piyasasının çarkları çevrilemez.

-Şimdiye kadar piyasanın çarkları aşağı yukarı döndü ama işin içinde ağırlıklı olarak yabancı yatırımcılar vardı. Onların ortalama vadesi son 20 yılda 290 gün. Yerlilerin vadesini 9’a katlayan bir sürede yatırım yapıyorlardı. Doğal olarak da piyasanın ortalama vadesini uzatıyorlardı.

-2020 yılında yerlilerin gelmesi nasıl ki borsa için büyük ikramiye çıkmış etkisi yaptıysa yabancı yatırımcıların payını azaltmaları tam tersi sonuçlar yaratmaya adaydır. Yabancı oranının biraz daha gerilemesi halinde borsanın baskın karakteri yerli bireysel yatırımcılar olacak.

YENİLER OYUNCULUĞU ZORLANMASIN

-Onlar da geçmişteki gibi kısa vadeli davranırlarsa yandı gülüm keten helva. İstanbul Borsası’nda vade daha da kısalır. Hisse senetleri alınır, satılır ve sürekli el değiştirir. Piyasaya iyice al-sat piyasasına döner, vade daha kısalır, oyunculuk eğilimleri artar. İçlerinde yatırımcı niyetiyle gelenler de, bir süre sonra ya piyasanın dışında kalır ya da oyuncu olmaya zorlanır ve kısa sürede yine piyasa dışına itilir.

-Yarım milyon yeni yatırımcının gelmesi tam bir büyük ikramiye çıkmasıdır da, işin özünü ıskalamayalım. Bir aylık kaynakla kim ne yapabilir? Bir aylık vadeyle dönen bir piyasadan hangi girişimci yeni kaynak sağlayabilir ve şirketler nasıl halka arz edilir? Bir aylık vadede kim borsadan nasıl para kazanabilir?

YARIM MİLYON REFORMLARI TETİKLEMELİ

-Para piyasasında bile toplanan mevduatın ortalama vadesi 1.5-2 ay arasında değişiyor. En çok tercih edilen vade 3 aydır. Bu vadeyi kısaltan ise vadesiz mevduatlardır. Sermaye piyasası ise para piyasasının tam tersi uzun vadeli, bir yıl ve üzeri olması gerekirken, gerçekleşen sadece bir aydır.

-Bu da piyasanın hala gelişemediğine, yapısal ve kurumsal sorunları olduğuna işaret eder. Borsaya yeni gelen yarım milyon oyuncu olmaktan kurtarılması ve yatırımcı olarak kazanılması için, piyasa reformunun yolu açılmalı. Büyük ikramiye çıkanların ilerleyen yıllardaki kaderini paylaşmamak için, daha fazla gecikmeden hazırlık yapılmalı. Belki bu kez doğrusu yapılır.

Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp