Top
Serkan Fıçıcı

Serkan Fıçıcı

serkan.ficici@turkmedya.com.tr

13/12/2020

İpotek

CHP’nin taciz, tecavüz, cinsel saldırı vakaları karşısında ne yapacağı netleşti. CHP’li eski vekil Barış Yarkadaş “skandalın üzerine gittiği için” Halk TV’den kovuldu. Böylelikle “CHP içinde bu rezaletin üzerine gitmek yasak” mesajı verildi. Aslında CHP, tacizlere, tecavüzlere karşı daha sağlam ve sağlıklı bir tavır ortaya koyabilirdi. Ama yapmadı. Belki de yapamadı. Görüntü şu: Terazinin bir kefesinde taciz ve tecavüzlerden haberdar olduğu halde üzerlerini örttüğü gerekçesiyle eleştirilen Canan Kaftancıoğlu diğer kefesinde ise CHP var. Ve öyle anlaşılıyor ki Canan Kaftancıoğlu ağır basıyor. CHP, baskı, tehdit, yıldırma çabaları ile bu skandalların pençesinden kurtulmanın mümkün olduğunu sanıyorsa fena halde yanılır. Skandallar gündemden düşse bile partinin üzerindeki “ipotek” görüntüsü ile daha fazla devam edilemez. Yani CHP açısından “Can mı Canan mı” kararı için vakit daralıyor.

YAĞMUR DUASI...

Ülke genelinde yaşanan kuraklık nedeniyle tüm camilerde cuma namazından sonra “Yağmur Duası” yapıldı. Malum çevrelerin duadan rahatsız olduklarını sosyal medya paylaşımları sayesinde görmüş olduk. Yağmur meteorolojik bir olaymış, dua işe yaramazmış. Bazısı da Diyanet İşleri Başkanlığı’nı kurnazlıkla suçladı. Meteoroloji yağış haberini verdikten sonra duaya çıkılmazmış. Bunlarla da sınırlı değil aslında ama sayfayı kirletmenin gereği yok. Terbiyesizliğin, seviyesizliğin her rengi vardı desek yeterli. Bunların Cumhurbaşkanlığı ve yerel seçimler öncesindeki tavırlarına dönüp baktım. CHP’nin adayı Muharrem İnce boy boy namaz pozları verirken ve yine CHP’nin adayı Ekrem İmamoğlu Eyüp Sultan’da huzur duası yaparken hiç sesleri çıkmamış. “Seçim sosyolojik bir olaydır, dua ve namaz ile seçim kazanılmaz” filan dememişler. Hoca Nasreddin’in doğuran kazan hikayesindeki gibi sormak lazım: Dua ile seçim kazanılacağına inanıyorsun da yağmur yağacağına niye inanmıyorsun?

AMA HAKSIZLIK BU!

Yapılan tüm araştırmalar kadın sürücülerin erkeklere oranla trafik kurallarına daha fazla riayet ettiklerini ortaya koyuyor. Kaza istatistiklerine bakıldığında da durum farklı değil. Ölüm ve yaralanma ile sonuçlanan kazalarda direksiyonu kadınlardan çok erkekler tutuyor. Trafik cezaları üzerinde yapılan incelemelerde de durum aynı. Kadın sürücüler daha az trafik suçu işliyor. En önemlisi de şu: Kadınlar alkollü oldukları zamanlarda direksiyona geçmekte erkekler kadar istekli değiller. İyi de tüm bunlara rağmen niye kadınlar için “kötü sürücü” deniyor? Tedbirsizliği cesaret, kuralsızlığı kahramanlık olarak görenler yüzünden olmasın! Neyse Kleopatra da zaten Mısırlı değil Gerek kökenliymiş hem ayrıca domates sebze değil meyveymiş! 

Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp

Yazarın Diğer Yazıları