Top
19/09/2020

Diyarbakır annelerinden Şırnak annelerine

22 Ağustos 2019’da Anne Hacire Akar, oğlunun HDP’liler aracılığıyla dağa kaçırıldığını iddia ederek, HDP İl Başkanlığı binası önünde oturma eylemi başlattı. 24 Ağustos 2019’da da oğluna kavuştu. Bu mücadeleyi örnek alan anneler; Fevziye Çetinkaya, Ayşegül Biçer ve Remziye Akkoyun, 3 Eylül 2019’da HDP İl Başkanlığı önünde yeni bir oturma eylemi başlattılar. Ardından evlatlarını terör örgütünün elinden kurtarmak isteyen diğer ailelerin de oturma eyleme katılmasıyla sayı 150’ye ulaştı.

Bir yıla aşan ve devam eden bu direniş ile 16 çocuk ailesine kavuştu. Diyarbakır annelerinin başlattığı bu kararlı tutum, her türlü yıldırma çabasına rağmen devam etti. Anneler zor şartlar altında eylemlerinden asla vazgeçmediler. Tehditler aldılar, yorgun düştüler, hasta oldular, salgın döneminde bile yılmadılar. PKK terör örgütü ve uzantısı HDP; anneleri, aileleri yıldırabilmek için, itibarsızlaştırma gayreti ve tehdide varan tüm çabaları sonuçsuz kaldı. Ana yüreğini hiçbir kuvvet durduramadı.

Evlat hasretiyle yanıp tutuşan ana yüreği her şeyi göze almış, HDP’yi yönetenlerin maskesini düşürmüştür. Annelerin kararlılığı, HDP’nin Diyarbakır binasının bir süre kapanmasına, yöneticilerinin ilçe binalarında faaliyetlerini sürdürmek zorunda kalmalarına yol açmıştır. Bu tablo; annelerin inanç ve direnişleriyle, ana yüreğinin tunç haliyle yüzleşemeyenlerin hazin tablosudur.

Güvenlik güçlerinin terör örgütüne karşı amansız mücadelesi sürerken, bir yandan örgütün kaçırılarak veya kandırılarak eline geçirdiği çocuk ve gençlerin, annelerin eyleminin de etkisiyle ikna edilmesinde sonuçlar elde edilmiştir. Ailelerle el birliği halinde ikna çalışması yürüten güvenlik güçleri, son 4 yılda 717 kişinin terör örgütünden kaçarak teslim olmasını sağladı. Sadece bu yıl 1 Ocak’tan bu yana terör örgütünden ikna yoluyla teslim olan terörist sayısı 144’e yükseldi.

Diyarbakır annelerinin başlattığı eylemin bir yansıması da Şırnak’ ta yaşandı.

Şırnak’ta bir araya gelen yüzlerce kadın, terör örgütü PKK’ya, HDP il başkanlığı binası önünde düzenledikleri eylemle tepki gösterdiler. Her hafta HDP il binasının önünde toplanacaklarını söyleyen kadınlar; “terör örgütü PKK ve siyasi uzantısı HDP, en çok zararı biz Kürt kadınlarına ve bölge halkına vermiştir. Daha hayatlarının baharında kandırdıkları gençleri dağa götürerek, anaların yüreğini dağlamış, hiçbir duyguyla kıyaslanamayacak evlat hasretiyle baş başa bırakmıştır. Her nedense şimdiye kadar ‘Kürt anneleri’ diye siyasi emellerine alet ettikleri ve kullandıkları aynı anneler evlatlarını isteyince ‘Kürt anneleri’ unvanlarını kaybettiler. Bizim gençlerimizi zehirlemeye çalışıyorsunuz ama millet uyandı, yok öyle yağma. Bu millet kardeş, kimse kimseyi kandırmasın. Kadınlarımızı Kandil’den kopararak, özgürleştirmek lazım. Kadınlarımızı PKK’dan kopararak, özgürleştirmek lazım. Kadınlarımızı HDP’ den kopararak, özgürleştirmek lazım “diyerek meselenin geldiği noktayı en esaslı bir şekilde ortaya koydular.

Diyarbakır annelerinin başlattığı bu süreç; terör örgütü PKK ve onun siyasi uzantısı HDP’nin gerçek yüzünü ortaya koyarken, bu yapıyla açık-örtülü siyasi işbirliğini göze alanların, bu sürece sessiz kalanların, Diyarbakır annelerine giderek siyasi desteklerini açıklayamayanların, “kahvaltı” mizansenlerine meyledenlerin, HDP’yi yönetenlere taşıyıcı anneliğe devam edenlerin siyasi tercihlerini de en esaslı şekilde sorgulamaya açmıştır. 

Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp