Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kabine toplantısı sonrası yaptığı açıklamalar tarihi nitelikteydi. Türkiye’nin son 200 yılda girdiği yolu, Batılılaşma serüvenini; ABD ve Avrupa’yla, genel olarak Batı sistemiyle ilişkileri; kısaca “yeni Türkiye”yi özetlediği konuşmasında Erdoğan, muhalefetin durumunu da tüm çıplaklığıyla milletin gözleri önüne serdi.

18 yıllık AK Parti iktidarını Erdoğan’ın şu kısa cümlesi aslında özetliyor: “Siyasette, ekonomide, askeri alanda kendi kararlarını kendi alan, kendi hedeflerini kendi belirleyen, kendi projelerini kendi uygulayan bir Türkiye inşa ettik.”

Bu gelişmeleri kaydetmenin kolay olmadığını herkes biliyor. AK Parti ve Erdoğan’ın bugüne kadar nasıl bedeller ödediğini ve hâlâ da bedel ödetilmek istendiğini birlikte izliyoruz.

Gezi’de “diktatör” ilan edilerek devrilmek istendi. 17-25 Aralık’ta “yolsuzluk susturucusu” takılmış, dışarıdan yönetilen bir operasyonla milletin gözünden düşürülmeye çalışıldı.

15 Temmuz hain darbe girişimi ise Erdoğan’ı ailesiyle beraber doğrudan katletmeyi amaçlıyordu.

Batı’nın demir maskesi de bu süreçte düştü. Erdoğan, 18 yıllık başbakanlık ve cumhurbaşkanlığı döneminde AB’yle ilişkileri doğrudan yönettiğini ve Avrupa’nın başından beri Türkiye’yi kendi içine almama kararında olduğunu vurguladı.

Avrupa’nın terör örgütlerine bile isteye kucak açtığına işaret eden Erdoğan, son olarak ABD’deki bazı politikacıların, güney sınırlarımızda, bize karşı bir terör devletinin önünü açtığını da söyledi.

Bu tablo karşısında millete güvenerek yol almaya devam ettiklerinin altını çizen Erdoğan, muhalefetin ise dışarıda hazırlanan senaryoların figüranlığına soyunduğuna dikkat çekti.

Erdoğan’ın şu vurgusu oldukça önemli: “Yine bu süreçte kendi halkının safında yer almak yerine gavurun kılıcını çalmayı, Amerika’da, Avrupa’da, Körfez’de hazırlanan senaryoların figüranlığına soyunmayı tercih edenleri de milletimize havale ediyoruz.”

Evet, maalesef muhalefet, millete güvenip bu ülkeyi bir adım ileri götürme yerine, gözünü dışarı dikip, yabancı güçlerle birlikte karanlık senaryoların içinde yer almayı tercih etmiştir.

Ülkenin durumunu, muhalefetin hali pür melalini gerçekten merak edenlerin Erdoğan’ın, kabine toplantısı sonrası yaptığı konuşmayı satır atlamadan okumasında fayda var.