Top
Ege Cansen

Ege Cansen

cansen@sozcum.com

19/10/2017

Uber ve taksi plakası kirası

Şehirlerde taksi sayısının sınırlandırılması, kendiliğinden bir “plaka kirası” (rantı) yaratır. Rant, diğer bir değişle “emeksiz gelir” arz kısıtlamasından doğan fiyat artışıdır. Bu rantı ya belediyeler ya da mafyalaşmış örgütler sağlar. Sonsuza kadar akacak “plaka kirasını” peşine indirgenmiş değeri de plakanın “satış fiyatı”dır. Hal böyle olunca “plaka rantlarını” (mevzuatın arkasından dolanarak) bölüşmek isteyenlerle, bu rantın mevcut sahipleri arasında çıkar çatışması çıkmaktadır. “Paylaşım ekonomisi” yaratıyorum diye ortaya çıkan UBER, esas kârın “plaka rantında” olduğunu görmüştür. Bu yüzden belediyeler, ‘taksi sayısı yetersizse, yeni plaka vererek bunu biz artırır, rantını da biz alırız' diyerek UBER'e karşı çıkmaktadır.

TAKSİ SAYISI NİÇİN SINIRLI OLMALIDIR

Dünyanın her yerinde özellikle büyük kentlerde “şehir içinde” çalışacak taksi sayısı belediyelerce sınırlandırılmıştır. Bu düzenleme (regulasyon) 1930'lardan beri vardır. Düzenlemenin iktisadi gerekçesi şudur: Şehir içindeki yollarda araç yoğunluğunu azaltarak, toplu taşıma yapan otobüsler dâhil tüm taşıt araçlarının ortalama seyir hızını artırarak, daha az yatırımla daha kaliteli ve daha düşük maliyetli kent içi ulaşım hizmeti üretmek. Bu düzenleme, endüstri mühendisliğinin ve işletme ekonomisinin ta kendisidir. Amaç, kaynak tahsisinde optimizasyonu sağlamaktır.

TAKSİCİLİK SÖZLEŞMESİ

Taksicilik ruhsatı (yani taksi plakası) alan kişi ile bu ruhsatı veren belediye arasında aşağıdaki şartlarla bir mukavele oluşur. Belediye, taksicilere girişi kısıtlı bir pazar sunar. Bir bakıma “tutsak müşteri” sağlar. Bununla birlikte;
1- Ulaşım fiyatını kendisi belirler. Bunun için taksilere taksimetre koyar veya fiyat listesi ilan eder.
2- Taksici ve müşteri arasında ulaşım fiyatı üzerinde pazarlık edilmesini yasaklar. Taksici müşteriden ne fazla para isteyebilir (ne de müşteri kapmak için) indirim teklif edebilir.
3- Serbest piyasa ekonomisinin temeli olan fiyatın serbestçe oluşması kuralı “düzenlenmiş” (Regulated) bir piyasa olduğu için kent içi yolcu taşımacılığında geçerli değildir. Bu teorik olarak da doğrudur.
4- Taksici “serbest” ışığı yandığı (boş olduğu) sürece, ulaşım hizmeti isteyen her müşteriye hizmet sunmaya mecbur olduğunu kabul eder.
5- Taksici, ruhsatının geçerli olduğu belediye sınırları içinde yolcunun istediği her yere gitmeye mecbur olduğunu kabul eder.
6- Taksici, ruhsatı veren belediyenin tanımladığı araç tipinden başka tür araçlarla taksicilik yapamaz. Aracını ve şoförünü belediyenin istediği kalite düzeyinin altına indiremez.
Son söz: Yalnız taksiciler Uber'e katılsa dava biter.

Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp

Yazarın Diğer Yazıları