Top
Pervin Kaplan

Pervin Kaplan

pkaplan@htgazete.com.tr

30/06/2017

Danıştay’dan ‘Mülakat hukuka uygun değil’ kararı

 

Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz sözleşmeli öğretmenliğin yanı sıra öğretmen ve müdür atamalarında “objektif” olmadığı için eleştirilen “mülakat” uygulamasının süreceğini söylerken yargıdan “mülakata dayalı atamaların hukuka uygun olmadığı” yönünde bir karar çıktı.

Danıştay İdari Dava Daireler Kurulu’nun (İDDK) mülakata dayalı olarak 1709 şube müdürünün atamasına ilişkin verdiği karar bundan sonra sadece müdür atamalarında değil, öğretmen atamalarında da emsal olabilecek.

2014 yılında MEB Yer Değiştirme Kılavuzu’nda değişiklik yapılmış, 1709 şube müdürünün ataması sadece sözlü sınav esas alınarak gerçekleştirilmişti. Bu atamalar üzerine hem kılavuzun iptali hem de yürütmenin durdurulması istemiyle çoğunluğu meslek liseleri öğretmenlerinin kurduğu Mesleki ve Teknik Öğretim ve Bilim Kamu Çalışanları Sendikası (METESEN) dava açtı. 2016 yılında Danıştay 2’nci Dairesi sadece sözlü sınavla yani mülakat ile şube müdürü atamalarının yapılmasını düzenleyen madde için yürütmeyi durdurma kararı verirken, sözlü sınava dayalı atamaları da durdurdu.

Milli Eğitim Bakanlığı ise bu kararı uygulamadı ve itiraz etti.

İşte bakanlığın yaptığı bu itirazı Danıştay İDDK değerlendirdi ve itiraz oyçokluğu ile ret edildi. Yargı bu kararla sadece sözlü sınav sonuçlarına göre oluşturulan başarı listesi ve bu listeye dayalı atama işlemlerinde hukuka uyarlılık bulunmadığına hükmetmiş oldu.

Bu karardan sonra sadece sözlü sınava göre ataması yapılan 1709 şube müdürünün atamasının iptal edilmesi gerekecek.

Peki bu karar öğretmen atamalarında da kullanılan “mülakat” uygulaması için ne anlam taşıyor? Eğitimcilere göre karar emsal teşkil edecek.

METESEN Genel Başkanı Şahap Yılmaz sadece mülakata dayalı atamaların iptal edilmesi için bu davayı açtıklarını söyleyerek, “Biz adil bir sistem olsun istiyoruz. Yazılı sınav sonuçları dikkate alınmalı. Mülakat olmadan da yazılı sınava göre atamalar yapılmalı. Mülakatlarda yapılan haksızlıklara ‘Dur’ denilmesini istiyoruz” diyor.

Eski Eğitim Sen 3’üncü dönem başkanı ve eğitimci Alaaddin Dinçer bu karardan sonra bakanlığın 1709 şube müdürü atamasını iptal etmesi gerektiğini vurguluyor. Bu kararın aynı zamanda diğer idareciler ve öğretmen atamaları için de bir emsal olduğuna dikkat çekerek şunları söylüyor: “Yönetici Atama Yönetmeliği’nde en son yapılan değişikliler ile müdür yardımcılığı atamaları için de mülakat şartı getirildi. Nesnel, bilimsel ölçütlere ve liyakat ile kariyere dayanmayan, artık hukuksal içtihat oluşturacak kadar aleyhinde hukuk kararı bulunan mülakat ile seçim yönteminin terk edilmesi gerekiyor.”

Eğitim İş Sendikası Genel Özlük-Hukuk ve TİS Sekreteri Maksut Balmuk da bakanlığın bu kararı dikkate alması ve sadece mülakata dayalı öğretmen atamaları uygulamasından vazgeçmesi gerektiğini söylüyor.

Bakalım bu karardan sonra Milli Eğitim Bakanlığı’nın atamalarda “mülakatı” ne ölçüde kullanacak. Gerçi bakanlıkta bir süredir “mülakata” dayalı atamaların “objektifliği” konusunda bir tartışma var. Bu yüzden de mülakatları nasıl kamuoyunun da kabul edebileceği şekilde “objektif” yapılabileceği konuşuluyor. Bulunacak yöntem önümüzdeki günlerde ortaya çıkacaktır.

 

Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp