Bir süredir iki aşamalı üniversiteye geçiş sınavlarının kaldırılıp yerine liselere geçişte uygulanan Temel Eğitimden Ortaöğretime Geçiş Sistemi (TEOG) benzeri sınavların getirileceği tartışılmaya başlanınca bir kez daha hem veliler hem de öğrenciler endişelendi. Günlerdir öğrenci, veli ve eğitimcilerden “Sistemin değişeceğine ilişkin duyduğunuz bir şey var mı?” soruları geliyor.
Üniversiteye geçiş sisteminin değişeceğine ilişkin bu tartışmalar son bir yıldır gündeme geliyor ve her defasında da kafaları karıştırıyor. Çünkü öğrenciler de veliler de biliyor ki, “Sistem değişmeyecek” sözlerine rağmen “tam da maçın ortasında” iken kurallar değişebiliyor.
,Tıpkı OKS’den 3’lü SBS’ye sonra tek SBS’ye, en son da TEOG’a geçildiği gibi. Ya da önce tekli, sonra ikili, sonra yine tekli ve sonunda da iki aşamalı YGS ve LYS’den oluşan üniversite sınavlarının gelmesi gibi.
Bu yüzden de tekrar “sistem” tartışmaları başladığında Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı’nın “Çocuk liseye başlarken hangi sınava ne zaman gireceğini bilecek şekilde planlamalar yapılıyor. Sistemle ilgili kesinlikle sürpriz değişiklikler yok. Dolayısıyla son dakikada maç devam ederken kural değiştirmek bizim defterimizde yok. Siz hiç endişe etmeyin” ifadeleri aileleri rahatlatmıyor.
Çünkü birkaç ay önce yine Avcı’nın üniversite sınavlarının değiştirilmesinin söz konusu olup olmadığına ilişkin soruya verdiği şöyle bir yanıt da var: “TEOG sisteminde yaptığımız gibi, bütün bir lise eğitimi boyunca gösterilen performansa bağlı olarak çocuklar üniversiteye gidebilirlerse tabii daha sağlıklı seçimler yapmış olur. 4 yıllık performansına bakarak öğrenci almak başka bir şey, gireceği yıl yapılan iki sınav sonucunda öğrenci almak başka bir şey. Dolayısıyla 4 yıllık bir performansın değerlendirilmesi, daha sağlıklı olur.”
Birbirinin tam aksi bu açıklamaları alt alta koyan öğrenci ve veliler ikna olmuyor.
Üstelik kısa bir süre önce üniversiteye geçiş sınavı tartışmaları sırasında YÖK ile Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) karşı karşıya gelmişti. TEOG ile ilgili “Ne ölçtüğü bilinmeyen bir sistem” diyen YÖK, “Şu anki üniversiteye giriş sistemi sınav serüvenimizin en olgunlaşmış halidir ve adildir” açıklamasını yapmıştı.
Tüm bu açıklamalar da bir sabah uyandıklarında ya lise ya üniversite ya da okula başlama yaşı gibi değişiklikleri gören öğrenci ve aileleri sadece endişelendiriyor. Çünkü eğitim sisteminde “Neden değişmeli?” sorusunun yanıtı aranmadan tam “maçın ortasındayken” kuralların sürekli değiştiğini en iyi onlar biliyor.
