Top
Pervin Kaplan

Pervin Kaplan

pkaplan@htgazete.com.tr

28/01/2013

En çok bakan da sistem de MEB'de değişiyor

Milli Eğitim Bakanlığı, AK Parti hükümetinde en çok 'bakan" eskiten bakanlık. 2003 yılından bu yana sırasıyla Erkan Mumcu, Hüseyin Çelik, Nimet Çubukçu, Ömer Dinçer bu koltuğa oturdu. Nabi Avcı ise hükümetin 5. bakanı olarak görev yapacak.
Onu bekleyen sorunlarda beklentiler de büyük. Ömer Dinçer'in bir türlü eğitimcilerle yıldızı barışmamıştı. Konuştuğum eğitimciler yeni Bakan Avcı'nın "bakanlıkla aralarında oluşan gerginliği yumuşatacağını" düşünüyor. Avcı'nın göreve geldiği ilk gün yarıyıl tatiline girilmesi nedeniyle öğrencilere yönelik "İyi tatiller" dileğinin yanı sıra öğretmenleri de "emekleri ve gayretleri için" tebrik etmesi de öğretmenlere bu gerginliğin giderileceği konusunda umut vermiş durumda. Eş durumu nedeniyle yer değiştirmek isteyen, atama bekleyen, 4+4+4 sistemiyle birlikte norm kadro fazlasına düşen öğretmenler Avcı'nın sorunlarına daha duyarlı yaklaşacağını düşünüyor. Başbakan Erdoğan'ın da Avcı'nın öğretmenler konusunda hassasiyetini ifade etmesi özellikle özür grubu atamalarının önümüzdeki ay gerçekleşeceğine ilişkin beklentiyi artırıyor. Avcı'nın ilk çözmesi gereken sorun da hem özür grubu hem de yeni atamalarla ilgili olacak.
Ancak hem ortaöğretime geçiş sisteminde hem de ortaöğretimde yapılması planlanan değişikliklerin neleri kapsayacağı, dershanelerin geleceği, üniversite sınav sistemi yine yeni bakanın önünde çözülmesi gereken sorunlar arasında yer alıyor.
Örneğin bu yıl SBS'nin son kez yapılacağı duyuruldu ancak bu bile kesin değil. Hatta birçok aile 7. sınıf öğrencisi çocukları için şimdiden 8. sınıf SBS'ye hazırlık kurslarına kayıtlarını yaptırmış durumda.
SBS kalkınca yerine hangi sistemin geleceği konusunda kamuoyuna yapılmış bir açıklama yok. Konunun uzmanlarıyla ve eğitimcilerle de yeni bir yerleştirme sisteminin nasıl olması gerektiğine ilişkin bir fikir alışverişinden söz etmek mümkün değil. Önümüzdeki yıl okullara nasıl bir yerleştirme yapılacağı konusunda kimsenin bilgisi yok.
Genel liseler Anadolu ve meslek lisesi olarak dönüşüyor. Anadolu lisesi haline gelen okulların birçoğunda ise değişen yalnızca tabelalar oluyor. Açıklamalara göre tabelaları değişen bu Anadolu liselerine genel liselerde olduğu gibi adrese dayalı kayıt yapılacak. Ancak asıl ailelerin çocuklarının girmesi için yarıştığı Galasatasaray, İstanbul (Erkek), Kabataş Erkek, Kadıköy Anadolu gibi liselere "sınavsız" geçişin nasıl mümkün olacağı sorusuna yanıt yok.
Türkiye'de en çok talep edilen bu okulların da aralarında olduğu bazı Anadolu ve fen liselerine "adrese dayalı kayıt" uygulaması nasıl gerçekleşecek? Üstelik de Galatasaray Lisesi gibi bazı okullar uluslararası anlaşmalarla kurulmuşken.
Kamuoyu tüm bu soruların yanıtlarını merak ediyor.

Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp