ÖSYM'nin bu kez yaptığı hatanın kaynağı iki üniversitede Bilkent ve Okan üniversitelerindeki "Kentsel Tasarım ve Peyzaj Mimarlığı" adını taşıyan program oldu. Neden mi? Çünkü bu programı liselerin Türkçe Matematik alanlarından mezun olan öğrencilerin MF-4 puanıyla "alan içi" olarak tercih edebildikleri tek program.
ÖSYM bu ayrıntıyı gözden kaçırdığı için TM öğrencileri arasında 180 puan barajını aşan 150 bin öğrencinin MF-4 puanlarının alan içi hesaplanmasını yapmadı. Çünkü öğrencilerin bu puan türüyle alan içi girebilecekleri bir program olmadığını varsaydı. Oysa bu iki üniversitede TM öğrencileri katsayı farkıyla karşılaşmadan ortak alandan alan içi tercihte bu programı tercih edebiliyorlar.
Görme engelli öğrencilerin puan ve başarı sıralarının kılavuza konmasının ardından yapılan bu ikinci hata oldu. ÖSYM Başkanı Prof. Dr. Ünal Yarımağan, kılavuzu incelerken bu hatanın saptandığını söyledi. Hatanın nereden kaynağını sorunca da "Tüm sorumluluk bana aittir" yanıtını verirken, başta kadrosuzluk olmak üzere yaşanan sıkıntılardan söz etmekten özellikle kaçınarak, tüm sorumluluğu üzerine aldı.
150 bine yakın TM öğrencisinin sıralamaya girmesiyle birlikte başarı sıralamasında elbette büyük değişiklik oldu. Dün birçok aile panik halinde çocuklarının başarı sıralarındaki gerilemeyi nasıl yorumlamaları gerektiğini soruyorlardı. Özellikle 100 binin altındaki başarı sıralarında gerilemeler oldu. 238 bin adayın arasına 150 bin daha katıldığında bu değişiklik normal.
Birçok rehber öğretmenle konuştuk. İnceledikleri sonuç belgelerindeki başarı sırasında ilk 40 binde değişiklik olmuyor. 100 binden sonra bin kişi oynuyor. Büyük patlama 140-150 bin arasında. Burada 50 bin oynama var. Matematik puanları daha düşük olan TM öğrencileri özellikle 150 binden sonra sıralamaya giriyor. Örneğin 181 bininci aday 248 bininci sıraya kadar geriliyor. TM'ciler tek bölüm tercih edebiliyor. Asıl hayal kırıklığını 150 binin altındaki sıralarda olan çocuklar yaşıyor. Birçok bölüme girebileceğini düşünen ancak sonra başarı sırası değiştiği için hayal kırıklığına kapılan yaklaşık 100 bin kişilik bir kitle oluşmuş durumda. Onlar sadece 10 günlük bir mutluluk yaşadılar.