BAŞBAKAN Erdoğan'ın talimatıyla hazırlanan "Dershaneler Raporu"nun tamamlandığı şu günlerde yanıtı aranan soruların başında "Kapatılıyorlar mı?" geliyor. Çünkü Başbakan Erdoğan bu yılın sonuna kadar dershanelerin kapatılacağını açıklarken, araştırma yapması için komisyon kurulmasını istemişti. AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin'in başkanlığını yaptığı 7 kişilik komisyon hem başka ülkelerde örnekleri inceledi hem de Türkiye'de varlık nedenlerini.
Rapor bitti ve Başbakan'a sunuldu. Raporda öneriler açıklanmıyor. Ancak "ani bir kapatmanın değil, geçiş döneminin tanınması" gerektiği saptamasının öneriler arasında olduğu dile getiriliyor. Çünkü 50 bin öğretmenin, 20 bin personelin çalıştığı sektörde ani bir kapatma kararının doğru olmadığı vurgulanıyor. Bunun yanı sıra hem ortaöğretime hem de yükseköğretime geçişte sınavlar gerçeğine de atıfta bulunularak, raporda "Sınavlar sürdükçe dershanelere olan talebin son bulmayacağı" görüşüne yer verildiği söyleniyor.
"Dershaneler özel okul olsun" önerisinin de gerçekçi olmadığı ortaya çıktı. Milli Eğitim Bakanlığı'nın araştırmasına göre yaklaşık 4 bin dershaneden ancak 263'ü özel okul olabilecek nitelikte. Özel okul olabilmek için gereken ilk şartlardan biri "bahçeye sahip olmak." Oysa dershanelerin neredeyse tümü apartman katlarında faaliyet gösteriyor. Üstelik de dershanelerin okullara dönüşmesi de zaten kapasitelerinin yüzde 40'ı boş olan ve öğrenci sayıları ancak 566 bine ulaşan özel okulları da rahatsız edecek bir uygulama. Özel okullar var olanlar için destek beklerken, dershanelerin de "teşviklerle" sektöre katılmasına sıcak bakmıyor.
İşte tam bu öneriler tartışılırken Akşam Gazetesi'nde Erhan Sever'in haberi "dershanelerle ilgili bir başka gerçeğe" dikkat çekiyor. MİT'in hazırladığı rapora göre özellikle Doğu ve Güneydoğu bölgelerinde dershanelerin varlığı gençlerin terörden uzak durmasına neden oluyor. Rapora göre bu kurumlar bölgede sadece eğitim işlevi görmüyor. Hem istihbarat birimlerinin hazırladığı raporun hem de eğitim sistemindeki gerçeklerin dershanelerle ilgili kararın bir kez daha gözden geçirilmesine neden olacağı konuşuluyor.
Dershanelerin neden geliştiği ve nasıl doğduğu ortada.
Hatta Dünya Bankası'nın da bu konu ilgisini çekmiş ve Türk eğitim sistemine ilişkin hazırlanan raporda dershaneler konusu da ele alınmıştı. Raporda "Dershaneler okulların eksiklerini kapatıyor" denilerek, sektörün gelişmesindeki en önemli etkenin okullarda verilen eğitimin yetersizliği olduğu vurgulamıştı. Okullarda yeterli eğitim yoksa çözüm de dershane olarak çıkıyor. Her sektörde olduğu gibi eğitim sektöründe de talep, çözümünü çok eleştirdiği bir sistem getirmiş olsa da yaratıyor.