Günlerdir ağustosta yapılacak özür grubu atamalarında “tarih farkı yüzünden” karşılacakları mağduriyetleri anlatan öğretmenlerin mesajı son bulmuyor. Düzenleme yapılmazsa 5 gün farkla eşlerinden ve çocuklarından bir yıl yerine iki yıl ayrı kalacaklarını anlatıyorlar. Nedenine gelince; Milli Eğitim Bakanlığı şubat ve ağustos aylarında olmak üzere yılda iki kez eş, eğitim ve sağlık gerekçeleriyle gerçekleştirdiği “özür grubu atamaları”nda değişiklik yaptı. Bundan sonra atamalar eğitimin aksamaması için yılda bir kez, yaz aylarında yapılacak. Bu atamalardan yararlanabilmek için koşul da öğretmenin meslekte bir yılını doldurması. Özür grubu atamasından yararlanacaklar için de işe başlama tarihi olarak 31 Ağustos dikkate alınacak. Geçen yıl haziran, temmuz ve ağustos aylarında atanan ancak göreve 5-15 Eylül tarihlerinde başlatılan öğretmenler atamalardan yararlanamayacak.
Çünkü bir yıllarını doldurmuş olmayacaklar. Bu durumda da bir yıl daha bekleyecekler. Siirt’ten yazan bir öğretmen göreve 5 Eylül’de başladığını söyleyerek, “Bu sınırlama getirilirse binlerce öğretmen gibi atama hakkımı 5 gün yüzünden kaybedeceğim. Bunun anlamı eşimi ve onunla yaşayan iki çocuğumu bir yıl daha görememek. 5 ya da 15 gün farkıyla bu hakkın elimizden alınmaması gerekiyor” diye yazıyor. Öğretmenler, Bakan Dinçer’in bu ayrıntıyı gözden kaçırmamasını isteyerek, atamalardan yararlanabilmeleri için 15 Eylül tarihinin dikkate alınmasını istiyor.
Bir de özür grubu atamalarının yalnızca “eş durumu”yla sınırlı tutulmasından endişe ediyorlar ve bu ay yapılan atamaları örnek gösteriyorlar. Unutmayalım ki, bu yıl özür grubu atamaları bir kez olacaktı. Ancak Bakan Dinçer öğretmenlerin talebi üzerine şubat ayında da bu atamaları, “eş özrü” ile sınırlı tuttu. Yani atamalardan eşinden ayrı öğretmenler yararlanabildi. Bu istisnai bir durum. Zaten öğretmenlerin yer değiştirmelerini düzenleyen yönetmelik “eşin” yanı sıra “eğitim ve sağlık” özürlerini de içeriyor. Bu maddelerin çıkarılması söz konusu olmadığı için öğretmenlerin endişesi de yersiz oluyor.