AKADEMİSYENLERİN konuşmasını, fikirlerini özgürce söylemesini istiyoruz. Ancak konuştukları zaman da onlara "Sen sus, seni ilgilendirmez" diyoruz. Çanakkale'de bir süredir Onsekiz Mart Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Sedat Laçiner'den "konuşmaması" susması isteniyor.
Bu tartışmalar bir panele katılan Laçiner'in, Van depremine dikkat çekerek, Çanakkale'deki binaların da birçok ilde olduğu gibi depreme dayanaksız olduğunu söylemesiyle başladı. Türkiye'de ancak deprem olduktan sonra önlem alındığını, bunun örneklerinin Marmara ve son olarak da Van depreminde görüldüğünü belirtti. Çanakkale'nin de bir deprem olmadan önce yapılarını denetlemesi ve dayanıklı hale getirmesi gerektiğini vurguladı ve "Depreme ancak her gün deprem olunca hazırlıklı hale geleceğiz" dedi.
İşte bu sözler bazı kesimleri kızdırdı ve "Binaların kalitesine değil, Rektör'ün kalitesine bakalım" diyerek, Laçiner'e akademisyen olduğu hatırlatıldı ve konuşmaması istendi.
Ardından da Rektör'ün televizyonlara çıkması, görüşlerini açıklaması eleştirildi. "Her telden çalan Rektör" olduğunu söyleyerek, "sus" dendi. Bu tartışmalar yaşanırken dün ÇOMÜ Rektörlüğü'nden bir açıklama yapıldı: "Bir ülkede üniversite rektörleri de söyleyecekleri sözlere kendileri karar veremeyecekse, o ülkede ne bilimden ne eğitimden ne de demokrasiden bahsedilebilir."
Rektör Laçiner'e neden kendisine tepki gösterildiğini sordum. Türkiye'nin konuşan rektör ve bilim insanlarına alışkın olmadığını söyledi. Laçiner, "Deprem bölgesi olan Çanakkale'de depreme hazırlıklı olmamız gerektiği konusunda uyarı yapılınca 'Rektör her gün deprem istiyor', 'Kendi kalitesine baksın', 'Üniversitesiyle ilgilensin' sözleriyle karşılaştım. Ben deprem uzmanı değilim ama jeoloji, jeofizik, mühendislik bölümlerimiz var. Bu konuları araştırıyorlar. Bir bilim insanı olarak uyarı yapmayacaksak topluma karşı sorumluluğumuzu nasıl yerine getireceğiz? Akademisyenlerimizin görüşlerini ve çalışmalarını açıklamalarını destekliyorum. Kendim de bunu yapıyorum. Alanım siyaset bilimi. Bu alanda görüşüm sorulduğunda açıklıyorum, program yapıyorum" dedi.
Laçiner konuşmalarından herkesin hoşlanmayabileceğini vurgulayarak, şunu soruyor: "Rektör ve akademisyenler başkalarının belirlediği konuşmaları mı yapacak?"