Top
Pervin Kaplan

Pervin Kaplan

pkaplan@htgazete.com.tr

16/11/2013

Teknoloji becerileri neden sorgulanmıyor?

Bilişim teknolojilerine hakimiyet neden yok ?
BU yıl ilk kez liselere girişte uygulanacak yeni sistemde öğrenciler Türkçe, Matematik, Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi, Fen ve Teknoloji, TC İnkilap Tarihi ve Atatürkçülük ile Yabancı Dil olmak üzere 6 dersten okullarında yapılan sınavların birer tanesine merkezi olarak girecek. Toplam girecekleri sınav sayısı 12. Din dersinden muaf olan öğrenciler ise 5 dersten ve toplam 10 sınavdan sorumlular. Sonuçlarının yüzde 70'inin liselere yerleştirme için oluşturulacak puanda kullanılacağı bu sınavlara girmek zorunlu. Çünkü bu sonuçlar aynı zamanda sınıf geçmede de etkili olacak.
Türk ve yabancı özel liseler ise öğrencilerin bu sınavlardan yalnızca Türkçe, Matematik ile Fen ve Teknoloji derslerinin sınav sonuçlarını kullanacaklar. Diğer üç dersi "adaletsizlik yaratacağı" gerekçesiyle kullanmayacaklarını söylüyorlar.
Türkiye Özel Okullar Birliği Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Cem Gülan, "Örneğin din dersinden muaf olanların değerlendirmeleri 6 değil, 5 ders üzerinden yapılacak. Sorular zor olursa lehlerine, kolay olursa aleyhlerine olur. İngilizceye karşılık Fransızca, Almanca ve İtalyanca sorularında adaletli bir soru sistemi olmuyor. SBS'de Sosyal Bilimler Sınavı vardı. İnkilap Tarihi ve Atatürkçülük bunu karşılamıyor" diyor.
Özel okullar PISA olarak bilinen ve 15 yaşındaki öğrencilerin matematik ve fen bilimleri okuryazarlığını ile okuma becerilerini ölçen sınavda da aynı derslerden öğrencilerin bilgilerinin ölçüldüğünü söylüyor.
Dersler arasında ayrımın yapılmasıyla birlikte "diğer dersler önemli değil mi?" sorusu da gündeme geliyor. Sınavlarda soru çıkmayan derslerin öğrencilerin gözündeki öneminin azaldığı doğru ama daha önemli bir soru nasıl seçildiği tartışma konusu olan 6 dersten yapılacak sınavların 21. yüzyılın becerilerini ölçmeye yeterli olup olmadığı. Örneğin bu beceriler arasında bilişim teknolojileri dersi de yer alıyor ama bizdeki sınavlarda bu ders ve kazanımları yer bile almıyor.
Üstelik de PISA'da 2009'dan bu yana öğrencilerin dijital teknolojilerdeki performansları ve bu alandaki hakimiyetleri de ölçülüyor. Bahçeşehir Üniversitesi Eğitim Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Yaşar Özden, dijital resim işleme, veri tabanı oluşturma, hesap tablosu kullanarak grafik oluşturma, ses ve görüntü kullanarak çoklu ortam materyali hazırlama yeteneklerinin de ölçüldüğü PISA'da Türk öğrencilerin bu alandaki becerilerinin OECD ülkelerinin çok altında kaldığını anlatıyor.
MEB ise "temel dersler" diye seçtiği 6 dersteki bilgilerin 21. yüzyılın bireyinin becerilerini ölçmede yeterli olduğunu düşünüyor, özel okullar ise bunu üç derse indiriyor. Kimsenin aklına da 21. yüzyılın gencinin bilişim teknolojilerine hakimiyetini ölçmek gelmiyor.
OECD'ye göre ise sınıfları ve evleri teknolojiyle doldurmak yetmiyor, bilgiye dayalı bir ekonomide bu yeterliliklere sahip gençleri de yetiştirmek gerekiyor.

Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp