Berke de Can da 13 yaşındalar. Can bu yıl 8. sınıfa geçti, başarılı bir öğrenci, hayali genetik mühendisi olmak. Kuzeni Berke gibi çocukların hastalıklarını tedavi edecek. Berke, okula gidemiyor. Sağlıklı bir çocuk olsaydı, Can’la birlikte aynı sınıfta okuyacaktı. Berke otizimli bir çocuk. Özel eğitim alıyor. Devlet ona ayda 8 saat eğitim parası ödüyor. Can yani çocuklardan sağlıklı olanı devletin okulunda 120 saat eğitim alıyor.
Berke’nin babası emekli bir asker. Aslında henüz 42 yaşında olmasına rağmen emeklilik süresi dolunca dilekçesini vermiş. İki çocuk, “sağlıklı” ve “engelli” bu iki çocuk arasında eğitimdeki eşitsizliğe dikkat çekmek için beni aradı.
Berke doğduğunda önce menenjit teşhisi konduğunu, aylarca zorlu ameliyat süreçlerinden geçtiklerini anlattı: “Sonra 3 yaşında otizm teşhisi kondu. Kabullenme sürecinin ardından ne yapacağımızı araştırmaya başladık. Tedavi süreciyle birlikte isyanlarım başladı. Çünkü devletin verdiği eğitim süresi ve parası sizin çocuğunuzun gelişimi için bir şey ifade etmiyor. Şu anda Berke ayda 8 saat eğitim alıyor. Normal çocuklar günde 6 saat. Ayda 120 saat. Anayasa’da tüm çocuklar eşit ve eğitim de eşit bir hak değil mi? Üstelik bizim çocuklarımızın toplumda yaşamaları için çok özel bir eğitime ihtiyaçları var. Devletin verdiği ayda 8 saatlik bireysel eğitim ve 2 saatlik toplu eğitimle bu çocuklara herhangi bir şey öğretmek çok zor. Özel ders aldırmak zorundasınız. En ucuz dersin 45 dakikası 50 lira. Oğlum 13 yaşına geldi. Delikanlı oluyor. Annesi ve ben bir süre sonra öleceğiz. Biz öldükten sonra onun tek başına yaşayabileceği kadar hayat becerilerini öğrenmesi için ne gerekiyorsa onları öğretmek istiyoruz.”
Bütün engelli çocukların aileleri gibi Berke’nin babası da onlardan sonra çocuklarının ne olacağı kaygısını yaşıyor. İşte bu yüzden genç yaşta emekliliğini istedi. Şu anda ne yaptığını biliyor musunuz? Bir özel eğitim kurumunda servis şoförlüğü yapıyor. Ayda 1500 TL’ye. Berke de böylece ayda 30 saat özel ders almaya başlamış. Anayasa’ya göre “eşit haklara sahip” kuzeni Can’la aradaki ders açığı da böylece 90 saate inmiş...