Bugün dünyada uluslararası öğrenci sayısı 2.2 milyona ulaştı. Bu sayının üç yıl içinde iki katına çıkması bekleniyor. Yurtdışında okuyan Türk öğrenci sayısının da 50 binin üzerinde olduğu tahmin ediliyor. Her yıl 1.5 milyon gencin üniversiteli olmak istediği düşünüldüğünde bu kadar genç nüfusa sahip bir ülkenin, tüm yabancılar için cazibe merkezi olarak kabul edilmesi kaçınılmaz. Üstelik bu nüfusun büyük çoğunluğunun hayalini "yurtdışında bir ülkenin" süslediği düşünüldüğünde bu pazarın cazibesi ortada.
Bu nedenle yurtdışı fuarlarının sıklığı ve bu kadar talep görmesi anlaşılır. Bir süre önce İngiltere'de birkaç üniversiteyi ziyaret etme ve akademisyenlerle görüşme fırsatı bulunca İngiliz üniversitelerinin neden fuarlarda boy gösterdiğini ve Türk öğrenci peşinde olduklarını birinci ağızdan dinledim.
Üniversiteler artık agresif tanıtım atağında. Çünkü gelecekte onları bekleyen tablo parlak değil. Önümüzdeki günlerde hükümetin alacağı kararla İngiliz öğrenciler üniversite eğitimi için kendilerine başka ülke aramaya başlayacak gibi görünüyor. Liverpool'da görüştüğüm akademisyen, Balkan ülkelerinin çoktan tanıtım kampanyalarına başladığını söyleyerek, "İngilizler daha ucuz ülkelere gidecek. Mesela bizim dekanın kızı tıp eğitimi için Slovenya'ya gitti. Uluslararası öğrencilerin önemi artacak" diyordu. Başka akademisyenin çizdiği tablo daha karamsar. 3 yıl içinde öğrenci bulamayan 12 üniversitenin borçları yüzünden kapatılmasının beklendiğini çünkü devletin bu üniversitelerden desteğini çekeceğini söyledi. İngiltere'nin tek özel üniversitesi Buckingham Üniversite-si'nin Uluslararası Ekonomi Bölümü Başkanı Prof. Dr. Geoffrey Alderman'a göre öğrencisini memnun edenin ayakta kalacağı bir süreç yaşanacak. Kısaca İngiliz üniversiteleri diğer ülkeler gibi Türk öğrencilerin karşısına çıkıyor. Bu pazarda ilk rakipleri de Türk üniversiteleri olacak.