BU köşeden okullar açılırken Milli Eğitim Bakanlığı'nın "açıkta kalan öğrenci sorunuyla" karşılaşılacağını, genel liselerin kapatılmasıyla sınavla öğrenci alan okullara yerleşemeyen öğrencilerin ya meslek ya da imam hatip liselerine gitmek zorunda kalacağını anlatıyorum. Önceki gün Anadolu ve fen liseleri yerleştirme sonuçlarını açıklayan bakanlık "Çok Programlı Liseler" içinde yer alan genel liselere açıkta kalan öğrencilerin gidebileceklerini söyledi. Ancak bu liseler sorunları çözmeye yetmeyecek. Çünkü bu okulların tüm sınıflar dahil toplam kontenjanları yaklaşık 180 bin. Oysa açıkta kalacak öğrenci sayısı yaklaşık 600 bin.
Bu yüzden çocukları sınavla bir okula yerleşemeyen ailelerin önündeki "ya meslek ya imam hatip" lisesi seçeneği duruyor.
Geçtiğimiz günlerde il milli eğitim müdürleriyle bakanlıkta yapılan toplantıdan söz etmiştim. Bu toplantıda il müdürlerinin "meslek liseleri" hatta Anadolu liseleri içinde "genel lise" sınıflarının açılması gerektiğini ailelerin iki okul türünden birini seçmeye zorlanamayacaklarını söylediklerini dile getirmiştim. Bu öneriye sıcak bakılmış ve üzerinde çalışılması kararı alınmıştı. Hatta birçok ilde okul müdürlerine "sınavsız kaç öğrenci alabileceklerini" bildirmelerini isteyen yazılar gönderilmişti.
İstanbul Milli Eğitim Müdürü Muammer Yıldız da "Ailelere seçenek sunmak zorunda olduklarını, 'genel lise' sınıflarının sadece meslek değil, Anadolu liseleri içinde de açılabileceğini" vurgulamıştı.
Ancak dün öğrendiğime göre bakanlıktan bazı bürokratlar "Bu sınıfların oluşturulması konusunda acele edilmemesini" istemiş. Bir de öneri getirilmiş:
"Sınavla öğrenci alan okullara yerleştirmeler bitsin, kontenjanlar ne durumda olacak görelim. Meslek ve imam hatip liselerine de öğrencilerin kaydı yapılsın. Ortada kaç öğrenci kalacak görürüz. Ona göre de genel lise sınıfları açabiliriz."
Bu öneride bulunanların yerleştirme takviminden haberi yok. 29 Ağustos'ta kadar yedek yerleştirme kayıtları sürüyor. Bunun ardından da her yıl olduğu gibi boş kontenjanlara bir yerleştirme daha yapılır ve bu süre de eylül ayının ilk 10 gününde gerçekleştirilir. Okullar ise 16 Eylül'de açılıyor.
Anlaşılan "genel lise" sınıflarının açılması tepkiye göre düzenlenecek. Eğer aileler seslerini duyurabilir, kamuoyu oluşturabirse çocukları için "genel lise" sınıfları açılacak.
Ancak merak ediyorum çevresindeki bürokratlar Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı'ya "açıkta kalacak öğrenci sayısı" ve "Kaç kişinin etkileneceği" ya da "Ailelerin gösterebileceği tepkiyi" aktarıyor mu?
Aksi halde bugüne kadar sorunların çözümü konusunda yaptığı açıklamalara baktığımızda Avcı'nın ailelere "seçeneksiz olmadıklarını" ve "iki okul türünden birine gitmeye zorlamayacaklarını" kısa zamanda açıklaması beklenirdi.
