Top
Pervin Kaplan

Pervin Kaplan

pkaplan@htgazete.com.tr

03/09/2011

Para cezasını alan okula yolladı

TÜRKİYE’de son yıllarda okullaşma oranları hızla yükseliyor. Bu oran ilköğretimde yüzde 98.97, ortaöğretimde yüzde 65’e ulaştı. Özellikle ilköğretimde bir zamanlar yüzde 11’lerde olan kız ve erkek çocuklarının arasındaki okullaşma oranı yüzde 0.5‘lere kadar indi. Ancak bu madalyonun bir yüzü. Çünkü okula kayıtlı olmak demek, bu çocukların da okula devam ettiği anlamına gelmiyor. Oysa eğitime erişim kadar eğitimde devamlılığın ve diploma alabilmenin de sağlanabilmesi şart. Türkiye henüz “devamları” sağlamada başarılı olamadı. Ortaöğretimde 100 çocuktan 44’ü devamsızlık yapıyor. Bir öğretim yılında liseyi terk eden gençlerin sayısı 360 bine ulaşıyor. Yani okulun açık olduğu her gün 200 genç okulu bırakıyor. Ortaöğretimdeki bu tablo ilköğretimde de geçerli. Kayıt oranları artıyor ama devamsızlık oranları da yükseliyor. 20082009’da ilköğretim öğrencilerinin yüzde 3.2’si... 20 günden fazla devamsızlık yapıyordu, geçen yıl oran yüzde 4.3’e çıktı. Üstelik bu oranlar da ilden ile değişiyor. Örneğin Muş’ta 11.3’e, Şanlıurfa’da 13.2’ye, Ağrı’da 14.4’e ulaşıyor. Oysa Türkiye’nin en önemli sorumluluklarından biri bu çocukları okulda tutabilmek, fırsat eşitliğini gerçekleştirebilmek ve onlara kaliteli bir eğitim verebilmek. Kayıtların tek başına bir anlam ifade etmediğini, okula devamın da sağlanmasının eğitimin en önemli göstergesi olduğunu dikkate alan Milli Eğitim Bakanlığı bu gerçekten hareketle önce pilot olarak uygulamasını yaptığı Aşamalı Devamsızlık Yönetimi’ni uygulamaya geçiriyor. Öğrencilerin devamları artık günü gününe takip edilecek. Devamsızlık, üzerinden 45 hatta 90 gün geçtikten sonra değil, ilk günden itibaren çözülmeye çalışılan bir sorun olacak. Gerek ekonomik gerekse kültürel nedenlerle çocuklarını özellikle de kız çocuklarını okula göndermekten kaçınan aileler çocuklarını okula yollamaları için önce ikna edilmeye çalışılacak sonra da uyarılacak. Bu yöntemler işe yaramazsa hem para hem de hapis cezası devreye girecek. Yasada olmasına rağmen geçen yıla kadar çok da uygulanmayan son iki yöntemin daha etkin olacağını düşünüyorum. Geçen yıl devamsızlık oranlarının en yüksek olduğu iller arasında olan Diyarbakır, Şanlıurfa ve Van’da bu yöntem çocukları okullu yaptı. Örneğin geçen yıl Şanlıurfa’da 3 bin 500’ün üzerindeki aileye para cezası kesilince çocuklarını okula yolladılar. Hapis cezası için işlem başlatıldığını gören aileler de aynı şekilde ikna oldu. Bakanlık bu yıl çocukların velayetini ailelerden alma konusunda girişimde bulunmaya kararlı. Okula devamın sağlanmasında ne yazık ki bu tür yöntemlere gerek duyuluyor. Ancak unutmayalım sözünü ettiğimiz çocuklar da 6-14 yaş arasında zorunlu eğitim dönemindeler ve onlara eğitim vermek de devletin görevi.

Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp