2547 sayılı YÖK Kanunu araştırma görevlileri için şu tanımı yapıyor: “Yükseköğretim kurumlarında yapılan araştırma, inceleme ve deneylerde yardımcı olan ve yetkili organlarca verilen ilgili diğer görevleri yapan öğretim yardımcılarıdır.”

Oysa onlar üniversitelerde çay demliyor, kahve servisi yapıyor, sergi ve panellerde hostes olarak görev alıyor, çanta taşıyor hatta yanlarında “araştırmanın nasıl yapılacağını öğrenecekleri” akademisyenlerin çocuklarının düğün davetiyelerini bile dağıtıyor. Araştırma görevliliğinin birincil amacı öğretim elemanı yetiştirmek iken Eğitim- Sen’in 38 farklı üniversitede 77’si kadın 138 araştırma görevlisiyle yaptığı araştırma onların yaptıkları işlerin bu amacın yanından bile geçmediğini gösteriyor. Onlar başta bölüm başkanları olmak üzere akademisyenlerin her türlü işini yapan “uşaklar ve köleler” olarak kabul ediliyorlar.

Araştırmaya katılan gençlerin yüzde 76’sı her sınav döneminde en az 5 kez sınav gözetmenliği yaptıklarını söylüyor. Yüzde 57’si öğrenci danışmanlığının da görevi içinde yer aldığını, yüzde 52’si düzenlenen panellerde, sempozyumlarda kapıya dikilip etkinliklere gelenleri karşılamakla, getir götür işlerini yapmakla yükümlü olduklarını anlatıyor. Yüzde 38’ine isteği dışında sekreterlik yaptırılıyor. Yüzde 12’si çay demleyip, kahve servisi yapıyor, hocaların çocuklarını okula götürüyor, postalarını yolluyor, misafirlerini ağırlıyor, “hocasının” özel tüm işlerini yapıyor. Özellikle de vakıf üniversitelerinde tanıtım etkinliklerine katılmak ve öğrenci kaydı yapmak onların ana işleri.

Bakın araştırma görevlisi olarak çalışan gençlerin aralarından 4’ü hangi “bilimsel çalışmalara” katıldıklarını şöyle anlatıyor:

“Hocanın özel araştırmalarını yapma, ona istediği kaynakları bulma, katıldığı toplantılarda yanında bulunup not tutma, arabasından odaya eşyalarını taşıma, anahtar yaptırma, çiçeğine su verme ve saksısını değiştirme, nerede unuttuğunu bilmediği şalını arama, bilgisayarıyla ve cep telefonuyla ilgili tüm sorunlarla ilgilenme, odasını toparlama, yemeğini sipariş etme.”

“Bölüm başkanımın oğlunun düğün davetiyelerini dağıttım.”

“Fakülte yayını çıkarmada görevlendirildim, üniversite tanıtım günlerinde hosteslik yaptım.”

“Bir idari görev başlığı altında bölümde herkesin doğum günlerini kutlamak amacıyla para toplayıp pasta aldım. Yılbaşında herkesten para toplayıp 50-60 kişilik kokteyl düzenledim. Evlenenler için herkesten hediye olarak para topladım.”

Araştırma görevlileri sözleşmelerinin uzatılmayacağı ve kadro verilmeyeceği tehdidi yüzünden gelecek kaygısıyla bu yapılanlara seslerini çıkaramadıklarını söylerken, bu angaryaları yaptıran akademisyenlerin ise “Ne var, biz de zamanında bunları yaptık” diyerek bunu savunmalarına ise söyleyecek söz yok.