HER yıl olduğu gibi Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) birinci sınıfa başlayacak çocukların kayıtlarını, adres sistemlerini dikkate alarak otomatik olarak evine en yakın okula yaptı. Kayıtların yapıldığının açıklanmasıyla birlikte özellikle çocukları bu yıl okula başlayacak ailelerden tıpkı geçen yıl olduğu gibi aynı sorular gelmeye başladı:
"Çocuğum okula hazır değil, tuvalete bile tek başına gidemiyor. Okula yollamak istemiyorum ama ne yapacağım?"
"Çocuğum daha 60 aylık, okula kaydı nasıl yapılır? Bunu engellemek için ne yapmam gerekiyor?"
"Okula göndermemek için çocuğuma 'yetersiz raporu' almak zorunda mıyım?"
Sorular böyle uzayıp gidiyor.
Önce okula başlaması zorunlu olan ve olmayan çocukların hangi yıl ve aylarda doğduklarını hatırlatalım. Çünkü bakanlık ailelerin de gördüğü gibi 60 aylık çocukları da birinci sınıfa kaydetti.
2008 Nisan-Eylül ayında doğan çocuklar yani 60 ve 66 aylık olanlar kayıtlı olsa da birinci sınıfa başlamak zorunda değil. Çocuğunun okula gitmesini isteyenler okula yazılı istekte bulunacak ve kayıtları kesinleştirecek. Geçen sene okula göndermeyecekler bu işlemi yapıyordu.
2007 doğumlular ile 2008 Ocak, Şubat ve Mart ayında doğan tüm çocuklar birinci sınıfa başlamak zorunda. Eğer aile çocuğunun okula başlamasını uygun bulmuyorsa bunun tek yolu var. O da kasım ayı sonuna kadar sağlık kurumlarından "Bedenen veya zihnen gelişmemiştir" tıbbi tanılı bir rapor alacak. Bu raporu alan ailelerin çocukları birinci sınıfa değil, okul öncesi eğitime yönlendirilebilecek veya kayıtları bir yıl ertelenecek. Aileleri geçen yıl olduğu gibi bu yıl da çocukları için istenen "Bedenen ve zihnen gelişmemiştir" tanılı rapor endişelendiriyor. Bu raporla çocuklarını bir anlamda "damgaladıklarını" düşünüyorlar. Bunun yerine tıpkı geçen yıla kadar geçerli olan "Çocuğum okula başlamasın" diyen dilekçelerinin yeterli olmasını istiyorlar.
Aileler rapor almaya neden zorlandıklarını anlayamadıklarını söyleyerek, "Neden yazacağımız bir dilekçe yeterli olmuyor?" diye soruyor. Gerçekten de aileleri hastanelerde psikolog, gelişim uzmanları peşinden koşturarak, "gelişmemiştir" raporu aldırmak yerine çocuklarını en iyi onların tanıdığını kabul ederek, "dilekçeyle" bu ertelemeyi yapmalarına neden izin verilmiyor?